Üniversite diplomasında ne yazar ?

Ruhum

New member
Katılım
11 Mar 2024
Mesajlar
500
Puanları
0
**Üniversite Diplomasında Ne Yazar? Bir Hikaye Üzerinden Üniversite Hayatının Derinliklerine Yolculuk**

Herkese merhaba! Bugün biraz daha farklı bir yazı ile karşınızdayım. Herkesin üniversite diplomasında ne yazdığı konusunda kafasında bir soru işareti vardır. Peki ya, diploma sadece bir kağıt parçası mıdır yoksa geriye doğru dönüp baktığınızda, yaşamınızın ve emeğinizin simgesine dönüşebilir mi? Hikâyemin baş karakterleri, bu soruyu farklı bakış açılarıyla değerlendirecekler.

Haydi gelin, bir gün bu soruyu keşfetmeye karar veren iki arkadaşın yolculuğuna birlikte çıkalım.

---

### **Bölüm 1: Ege'nin Hedefe Yönelik Yaklaşımı**

Ege, her zaman çözüm odaklıydı. O, üniversiteyi bir "sonuç" olarak görüyordu. Diplomayı almak, sadece bir adım, ama önemli bir adımdı. Ailesi de hep ona, "Başını sokabileceğin bir iş bulabildikçe başarılısındır," derdi. Bu bakış açısı, onun üniversiteye yaklaşımını belirlemişti. Dersten derse, sınavdan sınava; her şeyin, bir amaca hizmet etmesi gerekiyordu. Ve diploması, bu amacın gerçekleştiğini kanıtlayan tek belge olacaktı.

Ege'nin üniversite hayatı pek de eğlenceli geçmedi. Yüksek notlar, projeler ve gece geç saatlere kadar yapılan çalışmalar, tüm vakti alıyordu. İlişkiler ve sosyal hayat, ikinci plana atılmıştı. Ama sonunda, her şeyin karşılığını alacağına inanıyordu.

"Bu diploma, bir kazanım olmalı," diye düşünüyordu sıkça. "Kendimi ispatlamak için, bir şekilde doğru bir yere varmalıyım." Ege'nin yaklaşımı tamamen stratejikti. Üniversiteye girerken aldığı hedef belirleme kararları, onu hep bir adım öne taşıdı.

Diplomasının ne yazacağı, onun için bir sonucu işaret edecekti: "Bundan sonra her şey daha kolay olacak, diplomanın gücüyle işlerimi kuracağım."

---

### **Bölüm 2: Defne'nin Empatik Bakış Açısı**

Defne ise çok farklı bir yol izliyordu. Üniversiteye başlama kararını verirken, tam olarak bir hedefi yoktu. Hayatındaki birçok şeyin "akışına bırakılmasını" savunuyordu. Ege'nin aksine, o derslerini sadece öğrenmek için değil, aynı zamanda insanları anlamak, dünyayı daha derin görmek amacıyla seçti. Bu yüzden, sosyal projelere katılmak, arkadaşlarıyla zaman geçirmek, kulüplere katılmak, Defne'nin üniversite hayatının önemli bir parçasıydı.

Diploma, onun için bir sosyal başarı ya da kariyer göstergesi değil, yaşadığı yolculuğun bir sembolüydü. Defne, her gün öğrendiği yeni bilgilerin, insanlarla paylaşılan sohbetlerin, ortak projelerdeki işbirliklerinin önemini vurguluyordu. Onun için, üniversiteye katılan herkesin bir araya gelerek oluşturduğu o geniş sosyal ağ, kişisel gelişim ve toplumsal katkılar daha anlamlıydı.

"Bu diplomada, tüm yılların birikimi var," diye düşünüyordu. "Ama aynı zamanda, bütün bu yolculuk boyunca karşılaştığım insanlar, edindiğim dostluklar da var. Bu, sadece bir kağıt değil, benim dünyaya dokunma şeklimin kanıtıdır."

---

### **Bölüm 3: Ege ve Defne'nin Karşılaşması: Hedefler ve Sosyal Bağlar Arasında Bir Seçim**

Bir gün, üniversitenin bitimine yaklaşırken, Ege ve Defne uzun bir sohbet etmeye başladılar. Ege, "Bir an önce mezun olmalı, iş hayatına atılmalıyım," diyordu. Defne ise daha sakin, "Üniversiteyi bitirmek, her zaman daha fazlasını istemek değil, belki de hayatın tadını çıkararak bir şeyleri görmek," şeklinde yanıt verdi.

Ege'nin gözleri parladı. "Ama o kadar çok çalıştım ki, şu an ne için çalıştığımı görmek istiyorum. Bu diplomayı aldığımda, tüm o çabaların karşılığını almak isteyeceğim."

Defne ise gülümsedi. "Benim için bu, sadece bir başlangıç olacak. Burada öğrendiğim her şey, bir birikim. Ama en önemlisi, yolda öğrendiğim insanlık, ilişki kurma ve empati becerileri."

Ege, "İyi ama, sonuçlar her şey değil mi?" dedi, hafifçe kaşlarını çatarak.

Defne, "Sonuçlar elbette önemli, ama bu yolculuğun kendisi de önemli. Mesela, buradaki kulüp aktivitelerinde tanıdığım insanlarla ileride de işbirliği yapabilirim. Bu işler sadece kağıtla olmuyor, insanlarla da olmalı," dedi.

---

### **Bölüm 4: Diplomadaki Gerçek Anlam**

Sonunda, hem Ege hem de Defne mezuniyetlerini tamamladılar. Ege, mezuniyetinin ardından hızla iş arayışına girdi, CV'ler göndermeye ve başvurular yapmaya başladı. Hedefleri belliydi: "İyi bir işe gireceğim, kariyerimi sağlam temellere oturtacağım." O, diplomasını bir basamaktan, bir araçtan fazlası olarak görmüyordu.

Defne ise, bir yandan sosyal girişimcilik projelerinde yer almak, gönüllü çalışmalara katılmak için yeni fırsatlar aramaya başladı. O, diplomasını, kişisel gelişiminin ve insanlarla olan bağlarının bir simgesi olarak görmekteydi. "Bir iş bulmak, ama insanlarla bağlantılar kurarak büyümek," diyordu.

---

### **Tartışma Başlatmak: Hedef ve İlişki Odaklı Yaklaşımlar Arasındaki Denge**

Ege ve Defne'nin bakış açıları birbirinden farklıydı, ancak her ikisi de başarılıydı. Peki, üniversite diplomasında sadece akademik başarı mı yazmalı, yoksa elde edilen deneyimler, kurulan ilişkiler de önemli mi?

* *Ege’nin çözüm odaklı yaklaşımı gibi, diplomanın bir “sonuç” olması gerektiği düşünülebilir mi?* Veya toplumsal fayda ve ilişkiler üzerine mi odaklanmalıyız?

* Üniversite diplomasının değerini sadece akademik başarıyla mı ölçmeliyiz, yoksa orada öğrendiğimiz insani beceriler ve kurduğumuz sosyal bağlar da bu değeri artırabilir mi?

Gelin, bu soruları birlikte tartışalım! Herkesin diplomasında farklı bir anlam olabilir. Sizin için üniversite diplomasının gerçek anlamı nedir?
 
Üst