Mehmet Aydın: Ben hala sözümün ardındayım.
Halil Sadri YILMAZ/ İSTANBUL; ÇİFTLİK BANK ana davasında ‘Tosuncuk’ lakaplı Mehmet Aydın ve ağabeyi Fatih Aydın birinci defa mahkemede karşı karşıya geldi. Fatih Aydın savunmasında kardeşinin kendisine formaliteden iştirak verdiğini, şirketlerde hiç bir ytesirinin olmadığını söyleyerek şikayetçilerden ‘adil’ olmasını istedi. Fatih Aydın, “Kardeşimle yaptıkları ticaret yüzünden kızgınlıkla beni suçlamaları hakikat değil. Zira benim bu şahıslarla hiç bir vakit ticari ya da toplumsal bağlantım olmadı. Ben bu şahısların verdiği parasına, malvarlığına dokunmadım. Ne hayatlarını, ne özgürlüklerine dokunmadım. Çalmadım” derken Mehmet Aydın ağabeyinin beyanlarını doğruladı. Mehmet Aydın ise müştekilerle yaptığı kontratta kar vaadi vermediğini, anaparayı garanti ettiğini söyleyerek “Ana para devletin elinde şu an. Ben hala sözümün ardındayım. Malvarlığı bedellerim satıldığında müştekilerin anaparasını iade edeceğim” dedi. Mahkeme Fatih Aydın’ın tutuklanmasına Mehmet Aydın’ın da tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.
Anadolu 6. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya tutuklu sanıklar Mehmet Aydın ve Fatih Aydın, Ses ve İmajlı Bilişim Sistemi’yle (SEGBİS) bağlandı. Duruşmada müştekiler ile taraf avukatları da hazır bulundu. Fatih Aydın, savcılıktaki sözlerini tekrar ettiğini belirterek “Ben kardeşimin isteği üzerine büsbütün düzgün niyetimle yardım etmek için bir imza attım lakin bunlar ortasında hiç bir süreç yapmadım. Formaliteden yaptım. Kardeşim bana yüzde 20 pay verdi. Ben tertibe hiç bir vakit dahil olmadım. Türkiye’de hiç bir biçimde Mehmet Aydın’ın faaliyet gösterdiği şirketine ortak değilim. Ben şirket yalnızca şarküteriden ibaretken kardeşim Mehmet aracım olduğu için ‘Şoförlük yapabilir misin’ dedi. Ben de kendi aracımla bal, süt, yumurta üzere eserleri Bursa’nın köylerinden alarak onun şarküterisine baktım” sözlerini kullandı.
“AĞABEY BURADAN BİR BEKLENTİN OLMASIN”
Bursa’daki şarküterinin asma katında belediyenin dert çıkardığını ve kardeşinin diğer bir yerde olması niçiniyle kendisine yetki verdiğini söyleyen Fatih Aydın, kelam konusu asma katı ruhsata işlettiğini söylemiş oldu. Kıbrıs’taki şirkete prosedür gereği yüzde 20 ortak olduğunu tez eden Aydın, kardeşinin kendisine iştirak sırasında “Ağabey ben sana yüzde 20 hisseyi formaliteden verdim. Buradan bir beklentin olmasın. Halı yıkama işini geliştirmek istersen ya da öteki bir iş yapmak istersen ben sana yardımcı olurum” biçiminde konuştu.
“İNTERNETTE KARDEŞİM HAKKINDA DEDİKODULAR ÇIKTIĞINI GÖRDÜM”Kardeşinin Bursa’daki mafya tehdidi niçiniyle evvel İstanbul’a taşıdığını, daha sonrasında Uruguay’a gittiğini öğrendiğini söyleyen Fatih Aydın, kardeşinin kendisini de tatil için çağırdığını öne sürdü. Mehmet Aydın’ın ortada Türkiye’ye gidip geldiğini de belirten Fatih Aydın, “Ben epeyce vakit daha sonra suça karıştığını öğrendim. 6-7 ay geçtikten daha sonra internette kardeşim hakkında dedikodular ortaya çıktığını gördüm. Ticaret Bakanlığı’nın soruşturma başlatmış olduğunı duydum. Kardeşime işin aslını sordum. ‘Evet ağabey Ticaret Bakanlığı soruşturma başlattı. Şu an belge hazırlıyoruz Bakanlığa çalışma sistemimiz anlatacağız’ dedi. sonrasındasında kaos oluştu, Türkiye’de ortalık karıştı. Kardeşim de Uruguay’a tek başına geldi. Kardeşim Uruguay’a geldiğinde tutuklamalar başladı” dedi.
“BİZ ORADA KATİYETLE LÜKS İÇİNDE YAŞAMADIK”İnternette kardeşinin, kendisinin ve ailesinin vefatla tehdit edildiğini gördüğünü söyleyen Fatih Aydın, “Tehditler geldiği için Türkiye’ye dönmedim. Kardeşimin Türkiye’ye dönüp problemleri halletmesini umuyordum. Ben kardeşime Türkiye’ye gitmesini telkin ediyordum, kardeşim yakalandıktan 1 hafta daha sonra Interpol polisleri beni aldı” dedi.Aydın “Son olarak hakkımızda medyada çıkan haberler
TOSUNCUK: KARDEŞİMİN BEYANLARI DOĞRUMehmet Aydın ise kardeşinin beyanlarının yanlışsız olduğunu belirterek, “Kardeşim bana yardım etmemişti. Ona formaliteden bir paydaşlık verdim Kıbrıs’ta yasal mevzuat gereği. Paydaşlık karşılığı bir hisse ya da şirkette yöneticilik almadı. Ne para aldı ne de yöneticilik yaptı. Kardeşimin beyanları gerçek onlara diyecek bir şeyim yok” dedi.
MAL VARLIĞINDAKİ ÖNLEMİN KALDIRILMASINI İSTEDİMehmet Aydın’ın avukatı müvekkilinin hiç bir vakit dolandırmak hedefiyle hareket etmediğini argüman ederek “Müvekkilim başından beri şirketlere el konulan mal varlığının bütün müştekilerin ziyanını karşılayacağını anlatmaktadır. Şayet önlemler olmasaydı mal varlığını satarak bütün müştekilerin ziyanını karşılayacağını anlatmaktadır. Bu kademede gayrimenkuller ve şirketler üstündeki önlemler kaldırılırsa biz müştekilerle kümeler halinde görüşmeler yapıp onların ziyanlarını karşılayacak biçimde bu olayı tasfiye etmesini düşünüyoruz. Müvekkilimin bu olaylarla uğraşabilmesi için tahliye edilmesini ve mal varlıklarına konulan önlemlerin kaldırılmasını istiyoruz.” dedi.
“ÇEKTİĞİM PARAYI yine YATIRDIĞIM İÇİN TOPLAM ZİYANIM 40 BİN LİRA”Söz verilen müşteki Enes Yıldırım, Çiftlik Bank’ı arkadaşlarının tavsiyesiyle öğrendiğini, 2018 yılında yaklaşık 40 bin lira yatırdığını söylemiş oldu. Mahkeme Lideri müştekiye “Size hiç ödeme yapıldı mı?” biçiminde soru yöneltince müşteki Yıldırım, “Çektiğim parayı yeniden yatırdığım için toplam ziyanım hala 40 bin lira, şikayetçiyim” dedi.
MEHMET AYDIN: BEN HALA SÖZÜMÜN ARKASIDAYIMyeniden kelam alan Mehmet Aydın, Çiftlik Bank tertibine katılan müştekilerle kontrat yapıldığını, mukavelede yalnızca ana paranın garantiye alındığını söylemiş oldu. Aydın, “Kar elde etmesi için şirketin de kar etmesi gerekmekteydi. Mukaveleye bakılırsa kar hissesi dağıtma zorunluluğumuz yoktu. Yalnızca ana parayı verme zorunluluğumuz vardı. Ana parayı gerçek yatırımlara bağladığımız için. Bizim müştekilere kar hissesi dağıtma üzere bir yükümlülüğümüz yoktu. Garanti vaadimiz bulunmamaktaydı. Ana para devletin elinde şu an. Ben hala sözümün gerisindeyim. Malvarlığı bedellerim satıldığında müştekilerin ana parasını iade edeceğim. Mal varlığı bedellerim buna yetecek miktardadır” formunda konuştu.
3 FARKLI DAVADAN DA TUTUKLULUK HALİ DEVAM ETTİAra sonucunı açıklayan mahkeme, 3 başka davada da Fatih Aydın’ın farklı ayrı tutuklanmasına ve Mehmet Aydın’ın tutukluluk halinin devamına karar verdi. Mal varlığındaki önlem sonucunın devam etmesine karar veren heyet, eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.
DAVANIN GEÇMİŞİAnadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan 3 farklı iddianamede, toplam 1’i firari 48 sanıktan 18’inin örgüt yöneticisi, 23’ünün örgüt üyesi ve 7’sinin de örgüte yardım eden pozisyonunda olduğu belirtiliyor. İddianamede toplamda 4 bin 449 kişi de “müşteki” olarak yer alıyor.Aralarında Mehmet Aydın’ın da bulunduğu 18 örgüt yöneticisinin bulunduğu “Suç işlemek hedefiyle örgüt kurma ve yönetme”, 3 bin 672’kez “Bilişim sistemlerini araç olarak kullanmak suretiyle nitelikli dolandırıcılık” bir daha 3 bin 672’kez Ticari şirketlerin faaliyeti kapsamında nitelikli dolandırıcılık” ve “Suçtan kaynaklanan malvarlığı kıymetlerini aklama” cürümlerinden toplamda 25 bin 39 yıldan 83 bin 446 yıla kadar mahpus cezasıyla cezalandırılması isteniyor.23 sanığın “Suç işlemek emeliyle kurulan örgüte üye olma”, “Suçtan kaynaklanan mal varlığını kıymetlerini aklama” kabahatlerinden 4’er yıldan 10’ar yıla kadar, 7 sanığın ise “Suç işlemek emeliyle kurulan örgüte yardım etme” ve “Suçtan kaynaklanan malvarlığı bedellerini aklama” kabahatlerinden 4’er yıldan 10’ar yıla kadar mahpusu talep ediliyor.
Bunun yanı sıra Anadolu 6. Ağır Ceza Mahkemesi, davanın 17 Mart’ta görülen celsesinde 48 sanıktan 28’inin belgesinin davanın niteliği dikkate alınarak bu belgelerin ayrılmasına ve yapılan yargılamada da 28 sanığın başka farklı beraatlerine karar vermişti.
Halil Sadri YILMAZ/ İSTANBUL; ÇİFTLİK BANK ana davasında ‘Tosuncuk’ lakaplı Mehmet Aydın ve ağabeyi Fatih Aydın birinci defa mahkemede karşı karşıya geldi. Fatih Aydın savunmasında kardeşinin kendisine formaliteden iştirak verdiğini, şirketlerde hiç bir ytesirinin olmadığını söyleyerek şikayetçilerden ‘adil’ olmasını istedi. Fatih Aydın, “Kardeşimle yaptıkları ticaret yüzünden kızgınlıkla beni suçlamaları hakikat değil. Zira benim bu şahıslarla hiç bir vakit ticari ya da toplumsal bağlantım olmadı. Ben bu şahısların verdiği parasına, malvarlığına dokunmadım. Ne hayatlarını, ne özgürlüklerine dokunmadım. Çalmadım” derken Mehmet Aydın ağabeyinin beyanlarını doğruladı. Mehmet Aydın ise müştekilerle yaptığı kontratta kar vaadi vermediğini, anaparayı garanti ettiğini söyleyerek “Ana para devletin elinde şu an. Ben hala sözümün ardındayım. Malvarlığı bedellerim satıldığında müştekilerin anaparasını iade edeceğim” dedi. Mahkeme Fatih Aydın’ın tutuklanmasına Mehmet Aydın’ın da tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.
Anadolu 6. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya tutuklu sanıklar Mehmet Aydın ve Fatih Aydın, Ses ve İmajlı Bilişim Sistemi’yle (SEGBİS) bağlandı. Duruşmada müştekiler ile taraf avukatları da hazır bulundu. Fatih Aydın, savcılıktaki sözlerini tekrar ettiğini belirterek “Ben kardeşimin isteği üzerine büsbütün düzgün niyetimle yardım etmek için bir imza attım lakin bunlar ortasında hiç bir süreç yapmadım. Formaliteden yaptım. Kardeşim bana yüzde 20 pay verdi. Ben tertibe hiç bir vakit dahil olmadım. Türkiye’de hiç bir biçimde Mehmet Aydın’ın faaliyet gösterdiği şirketine ortak değilim. Ben şirket yalnızca şarküteriden ibaretken kardeşim Mehmet aracım olduğu için ‘Şoförlük yapabilir misin’ dedi. Ben de kendi aracımla bal, süt, yumurta üzere eserleri Bursa’nın köylerinden alarak onun şarküterisine baktım” sözlerini kullandı.
“AĞABEY BURADAN BİR BEKLENTİN OLMASIN”
Bursa’daki şarküterinin asma katında belediyenin dert çıkardığını ve kardeşinin diğer bir yerde olması niçiniyle kendisine yetki verdiğini söyleyen Fatih Aydın, kelam konusu asma katı ruhsata işlettiğini söylemiş oldu. Kıbrıs’taki şirkete prosedür gereği yüzde 20 ortak olduğunu tez eden Aydın, kardeşinin kendisine iştirak sırasında “Ağabey ben sana yüzde 20 hisseyi formaliteden verdim. Buradan bir beklentin olmasın. Halı yıkama işini geliştirmek istersen ya da öteki bir iş yapmak istersen ben sana yardımcı olurum” biçiminde konuştu.
“İNTERNETTE KARDEŞİM HAKKINDA DEDİKODULAR ÇIKTIĞINI GÖRDÜM”Kardeşinin Bursa’daki mafya tehdidi niçiniyle evvel İstanbul’a taşıdığını, daha sonrasında Uruguay’a gittiğini öğrendiğini söyleyen Fatih Aydın, kardeşinin kendisini de tatil için çağırdığını öne sürdü. Mehmet Aydın’ın ortada Türkiye’ye gidip geldiğini de belirten Fatih Aydın, “Ben epeyce vakit daha sonra suça karıştığını öğrendim. 6-7 ay geçtikten daha sonra internette kardeşim hakkında dedikodular ortaya çıktığını gördüm. Ticaret Bakanlığı’nın soruşturma başlatmış olduğunı duydum. Kardeşime işin aslını sordum. ‘Evet ağabey Ticaret Bakanlığı soruşturma başlattı. Şu an belge hazırlıyoruz Bakanlığa çalışma sistemimiz anlatacağız’ dedi. sonrasındasında kaos oluştu, Türkiye’de ortalık karıştı. Kardeşim de Uruguay’a tek başına geldi. Kardeşim Uruguay’a geldiğinde tutuklamalar başladı” dedi.
“BİZ ORADA KATİYETLE LÜKS İÇİNDE YAŞAMADIK”İnternette kardeşinin, kendisinin ve ailesinin vefatla tehdit edildiğini gördüğünü söyleyen Fatih Aydın, “Tehditler geldiği için Türkiye’ye dönmedim. Kardeşimin Türkiye’ye dönüp problemleri halletmesini umuyordum. Ben kardeşime Türkiye’ye gitmesini telkin ediyordum, kardeşim yakalandıktan 1 hafta daha sonra Interpol polisleri beni aldı” dedi.Aydın “Son olarak hakkımızda medyada çıkan haberler
TOSUNCUK: KARDEŞİMİN BEYANLARI DOĞRUMehmet Aydın ise kardeşinin beyanlarının yanlışsız olduğunu belirterek, “Kardeşim bana yardım etmemişti. Ona formaliteden bir paydaşlık verdim Kıbrıs’ta yasal mevzuat gereği. Paydaşlık karşılığı bir hisse ya da şirkette yöneticilik almadı. Ne para aldı ne de yöneticilik yaptı. Kardeşimin beyanları gerçek onlara diyecek bir şeyim yok” dedi.
MAL VARLIĞINDAKİ ÖNLEMİN KALDIRILMASINI İSTEDİMehmet Aydın’ın avukatı müvekkilinin hiç bir vakit dolandırmak hedefiyle hareket etmediğini argüman ederek “Müvekkilim başından beri şirketlere el konulan mal varlığının bütün müştekilerin ziyanını karşılayacağını anlatmaktadır. Şayet önlemler olmasaydı mal varlığını satarak bütün müştekilerin ziyanını karşılayacağını anlatmaktadır. Bu kademede gayrimenkuller ve şirketler üstündeki önlemler kaldırılırsa biz müştekilerle kümeler halinde görüşmeler yapıp onların ziyanlarını karşılayacak biçimde bu olayı tasfiye etmesini düşünüyoruz. Müvekkilimin bu olaylarla uğraşabilmesi için tahliye edilmesini ve mal varlıklarına konulan önlemlerin kaldırılmasını istiyoruz.” dedi.
“ÇEKTİĞİM PARAYI yine YATIRDIĞIM İÇİN TOPLAM ZİYANIM 40 BİN LİRA”Söz verilen müşteki Enes Yıldırım, Çiftlik Bank’ı arkadaşlarının tavsiyesiyle öğrendiğini, 2018 yılında yaklaşık 40 bin lira yatırdığını söylemiş oldu. Mahkeme Lideri müştekiye “Size hiç ödeme yapıldı mı?” biçiminde soru yöneltince müşteki Yıldırım, “Çektiğim parayı yeniden yatırdığım için toplam ziyanım hala 40 bin lira, şikayetçiyim” dedi.
MEHMET AYDIN: BEN HALA SÖZÜMÜN ARKASIDAYIMyeniden kelam alan Mehmet Aydın, Çiftlik Bank tertibine katılan müştekilerle kontrat yapıldığını, mukavelede yalnızca ana paranın garantiye alındığını söylemiş oldu. Aydın, “Kar elde etmesi için şirketin de kar etmesi gerekmekteydi. Mukaveleye bakılırsa kar hissesi dağıtma zorunluluğumuz yoktu. Yalnızca ana parayı verme zorunluluğumuz vardı. Ana parayı gerçek yatırımlara bağladığımız için. Bizim müştekilere kar hissesi dağıtma üzere bir yükümlülüğümüz yoktu. Garanti vaadimiz bulunmamaktaydı. Ana para devletin elinde şu an. Ben hala sözümün gerisindeyim. Malvarlığı bedellerim satıldığında müştekilerin ana parasını iade edeceğim. Mal varlığı bedellerim buna yetecek miktardadır” formunda konuştu.
3 FARKLI DAVADAN DA TUTUKLULUK HALİ DEVAM ETTİAra sonucunı açıklayan mahkeme, 3 başka davada da Fatih Aydın’ın farklı ayrı tutuklanmasına ve Mehmet Aydın’ın tutukluluk halinin devamına karar verdi. Mal varlığındaki önlem sonucunın devam etmesine karar veren heyet, eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.
DAVANIN GEÇMİŞİAnadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan 3 farklı iddianamede, toplam 1’i firari 48 sanıktan 18’inin örgüt yöneticisi, 23’ünün örgüt üyesi ve 7’sinin de örgüte yardım eden pozisyonunda olduğu belirtiliyor. İddianamede toplamda 4 bin 449 kişi de “müşteki” olarak yer alıyor.Aralarında Mehmet Aydın’ın da bulunduğu 18 örgüt yöneticisinin bulunduğu “Suç işlemek hedefiyle örgüt kurma ve yönetme”, 3 bin 672’kez “Bilişim sistemlerini araç olarak kullanmak suretiyle nitelikli dolandırıcılık” bir daha 3 bin 672’kez Ticari şirketlerin faaliyeti kapsamında nitelikli dolandırıcılık” ve “Suçtan kaynaklanan malvarlığı kıymetlerini aklama” cürümlerinden toplamda 25 bin 39 yıldan 83 bin 446 yıla kadar mahpus cezasıyla cezalandırılması isteniyor.23 sanığın “Suç işlemek emeliyle kurulan örgüte üye olma”, “Suçtan kaynaklanan mal varlığını kıymetlerini aklama” kabahatlerinden 4’er yıldan 10’ar yıla kadar, 7 sanığın ise “Suç işlemek emeliyle kurulan örgüte yardım etme” ve “Suçtan kaynaklanan malvarlığı bedellerini aklama” kabahatlerinden 4’er yıldan 10’ar yıla kadar mahpusu talep ediliyor.
Bunun yanı sıra Anadolu 6. Ağır Ceza Mahkemesi, davanın 17 Mart’ta görülen celsesinde 48 sanıktan 28’inin belgesinin davanın niteliği dikkate alınarak bu belgelerin ayrılmasına ve yapılan yargılamada da 28 sanığın başka farklı beraatlerine karar vermişti.