- Katılım
- 25 Mar 2021
- Mesajlar
- 2,690
- Puanları
- 36
Kibarın Zıttı Nedir? Hep Birlikte Keşfe Çıkalım!
Herkese merhaba forumdaşlar! Bugün kafama takılan çok "kibarca" bir soruyu sizlerle tartışmak istiyorum: Kibarın zıttı nedir? Ne yazık ki, bu konuda bir tür "gri alan" var. Yani, kibar olmayan biri demek, otomatik olarak kötü, kabaca ya da hatta "gerçekten kötü" biri demek mi? Hadi gelin, bu muazzam "kibar" kavramı ve onun karşıtı üzerine birkaç espri yapalım, eğlenelim ve belki de biraz da sorgulayalım!
Sizce kibar olmayan biri ne gibi özellikler taşır? Bunun hem erkekler hem de kadınlar için farklı algılandığını düşünüyor musunuz? Gelin hep birlikte bu eğlenceli soruyu çözmeye çalışalım!
Erkekler: Çözümcü ve Stratejik Yaklaşımlar
Şimdi erkeklere dair bir gözlem yapalım. Erkekler genellikle pratik, çözüm odaklı ve stratejik bir bakış açısına sahiptir. Kibar olmamak derken, bu genelde "sorunu hızlıca halletmek" ve "biraz daha direkt olmak" olarak yorumlanır. Yani, kibar olmak demek, başkalarının hislerine odaklanmak mı? Hayır, öyle bir şey yok! Erkekler için "benim istediğim çözüm neyse, ona gitmek" daha çok bir odak noktasıdır.
Mesela, bir arkadaşınıza "Bana biraz yardım eder misin?" dediniz. Erkekler genelde "Tabii, nasıl yardım edebilirim?" yerine, "Ne yapmamı istiyorsun, net söyle?" gibi bir cevap verebilir. Bu da aslında çok kibarca sayılmıyor ama bir o kadar da "pratik" değil mi? Bu tarz bir yaklaşımda, empati değil, çözüm ön plana çıkıyor.
Düşünsenize, bir erkek arkadaşınıza derdinizi anlatırken size "Hmm, duygusal olarak nasıl hissediyorsun?" yerine, "Şimdi çözüm şu: A, B, C yapman lazım" demesi… Eh, sonuçta o sorunu çözmüş oldu, değil mi? Tabii ki bazen kibarca bir yaklaşım eksik olabiliyor ama çözüm odaklılık her zaman bir kazançtır!
Kadınlar: Empatik ve İlişki Odaklı Bir Perspektif
Kadınlar ise genellikle olaylara daha empatik ve ilişki odaklı bir açıdan yaklaşırlar. Kibar olmamak, çoğu zaman, bu "empatik" yaklaşımın eksik olması anlamına gelir. Yani, kadının "kibar olma" hali aslında karşısındaki kişinin duygusal ihtiyaçlarını anlamak ve o duyguya saygı göstermek anlamına gelir.
Örneğin, bir kadın bir arkadaşına derdini anlatırken, o kadının yaptığı şeylerden biri, şunlar olabilir: "Sana gerçekten çok üzüldüm. Bunu nasıl daha iyi hissedebilirsin?" Tabii ki, bu sorular "kibar" bir yaklaşımın göstergesi. Ama ya kadınlar, aynı şekilde "kibarca" soruyu tersine çevirmiş olsalardı? Mesela, "Bunu yapmazsan ne olur?" şeklinde bir yaklaşım, çoğu zaman arkadaşını bir anda şoka sokabilir. Kadınlar, karşındaki kişinin duygusal yanını anlamaya çalıştıklarında, kibar olmayan bir yaklaşım çok nadir ortaya çıkar.
Buna rağmen, kadınların bazen "duygusal okur yazarlığı" çok güçlü olabiliyor. Yani, bir arkadaşının ruh halini anlama, ve onlara nasıl "gerçekten" yardımcı olacağını anlamak, bazen kibarlığın "zıttı" olan bir empati gerektiriyor. Aslında, bu da bazen "sözsüz kibarlık" olabilir.
Kibar Olmayanların Kişisel Efsaneleri: Bad Boylar mı, Yoksa...
Bir de şöyle bir durum var: Kibar olmayan kişiler aslında "bad boy" imajı mı çiziyorlar? Bu, biraz da toplumsal algıya dayalı bir şey. Yani, kibarlık bir "iyi insan" imajı yaratırken, kibar olmayan birisi kötü, huysuz veya ters bir karakter olarak mı algılanıyor?
Bu noktada, çoğu zaman kibarlıkla ilişkilendirilen “iyi insan” imajı aslında herkes için geçerli olmayabilir. Örneğin, biri size kibarca “Hadi, gidelim!” dediğinde, o kişi bir yandan size yardım ediyormuş gibi görünüyor ama başka bir yandan çok da fazla bir şey sunmamış olabiliyor. Kibar olmayan bir kişi ise belki de sadece daha doğrusu ve hızlı bir şekilde yardımcı olabilir.
O halde kibar olmayan birisi kimdir? Birçok kişi için bu, aslında sosyal hayatta rahatsızlık yaratacak kadar dik bir tavır takınan ve "sosyal normları pek umursamayan" biri olarak tanımlanabilir. Ancak, unutmayın, herkesin kibarlık anlayışı farklıdır. Kimilerine göre kaba olmanız, aslında sadece daha açık ve net bir kişi olmanızdır!
Ve Sonuçta... Kibar Olmamanın Sınırları Nerede Başlar?
Tabii ki, herkesin kibarlık sınırı farklı. Ancak şunu unutmamak lazım: Kibar olmamak her zaman kötü bir şey değildir. Bazen, kibarlık ve "sosyal kurallar" bizi bir kafeste tutar. Kibar olmayan kişiler bazen bu kafesi kırıp, gerçek benliklerini sergileyebilirler. Herkesin "kibar" olma anlayışı da farklı olduğu için, tartışmaların çok eğlenceli olduğunu düşünüyorum.
Şimdi, forumdaşlar! Hadi bakalım, hep birlikte tartışalım: Kibar olmamak ne demek, ne zaman kötü olabilir, ne zaman da gerçekten faydalıdır? Yorumlarınızı sabırsızlıkla bekliyorum! Kibar olmayınca neler yaşadınız? Hadi, fikirlerinizi paylaşın!
Herkese merhaba forumdaşlar! Bugün kafama takılan çok "kibarca" bir soruyu sizlerle tartışmak istiyorum: Kibarın zıttı nedir? Ne yazık ki, bu konuda bir tür "gri alan" var. Yani, kibar olmayan biri demek, otomatik olarak kötü, kabaca ya da hatta "gerçekten kötü" biri demek mi? Hadi gelin, bu muazzam "kibar" kavramı ve onun karşıtı üzerine birkaç espri yapalım, eğlenelim ve belki de biraz da sorgulayalım!
Sizce kibar olmayan biri ne gibi özellikler taşır? Bunun hem erkekler hem de kadınlar için farklı algılandığını düşünüyor musunuz? Gelin hep birlikte bu eğlenceli soruyu çözmeye çalışalım!
Erkekler: Çözümcü ve Stratejik Yaklaşımlar
Şimdi erkeklere dair bir gözlem yapalım. Erkekler genellikle pratik, çözüm odaklı ve stratejik bir bakış açısına sahiptir. Kibar olmamak derken, bu genelde "sorunu hızlıca halletmek" ve "biraz daha direkt olmak" olarak yorumlanır. Yani, kibar olmak demek, başkalarının hislerine odaklanmak mı? Hayır, öyle bir şey yok! Erkekler için "benim istediğim çözüm neyse, ona gitmek" daha çok bir odak noktasıdır.
Mesela, bir arkadaşınıza "Bana biraz yardım eder misin?" dediniz. Erkekler genelde "Tabii, nasıl yardım edebilirim?" yerine, "Ne yapmamı istiyorsun, net söyle?" gibi bir cevap verebilir. Bu da aslında çok kibarca sayılmıyor ama bir o kadar da "pratik" değil mi? Bu tarz bir yaklaşımda, empati değil, çözüm ön plana çıkıyor.
Düşünsenize, bir erkek arkadaşınıza derdinizi anlatırken size "Hmm, duygusal olarak nasıl hissediyorsun?" yerine, "Şimdi çözüm şu: A, B, C yapman lazım" demesi… Eh, sonuçta o sorunu çözmüş oldu, değil mi? Tabii ki bazen kibarca bir yaklaşım eksik olabiliyor ama çözüm odaklılık her zaman bir kazançtır!
Kadınlar: Empatik ve İlişki Odaklı Bir Perspektif
Kadınlar ise genellikle olaylara daha empatik ve ilişki odaklı bir açıdan yaklaşırlar. Kibar olmamak, çoğu zaman, bu "empatik" yaklaşımın eksik olması anlamına gelir. Yani, kadının "kibar olma" hali aslında karşısındaki kişinin duygusal ihtiyaçlarını anlamak ve o duyguya saygı göstermek anlamına gelir.
Örneğin, bir kadın bir arkadaşına derdini anlatırken, o kadının yaptığı şeylerden biri, şunlar olabilir: "Sana gerçekten çok üzüldüm. Bunu nasıl daha iyi hissedebilirsin?" Tabii ki, bu sorular "kibar" bir yaklaşımın göstergesi. Ama ya kadınlar, aynı şekilde "kibarca" soruyu tersine çevirmiş olsalardı? Mesela, "Bunu yapmazsan ne olur?" şeklinde bir yaklaşım, çoğu zaman arkadaşını bir anda şoka sokabilir. Kadınlar, karşındaki kişinin duygusal yanını anlamaya çalıştıklarında, kibar olmayan bir yaklaşım çok nadir ortaya çıkar.
Buna rağmen, kadınların bazen "duygusal okur yazarlığı" çok güçlü olabiliyor. Yani, bir arkadaşının ruh halini anlama, ve onlara nasıl "gerçekten" yardımcı olacağını anlamak, bazen kibarlığın "zıttı" olan bir empati gerektiriyor. Aslında, bu da bazen "sözsüz kibarlık" olabilir.
Kibar Olmayanların Kişisel Efsaneleri: Bad Boylar mı, Yoksa...
Bir de şöyle bir durum var: Kibar olmayan kişiler aslında "bad boy" imajı mı çiziyorlar? Bu, biraz da toplumsal algıya dayalı bir şey. Yani, kibarlık bir "iyi insan" imajı yaratırken, kibar olmayan birisi kötü, huysuz veya ters bir karakter olarak mı algılanıyor?
Bu noktada, çoğu zaman kibarlıkla ilişkilendirilen “iyi insan” imajı aslında herkes için geçerli olmayabilir. Örneğin, biri size kibarca “Hadi, gidelim!” dediğinde, o kişi bir yandan size yardım ediyormuş gibi görünüyor ama başka bir yandan çok da fazla bir şey sunmamış olabiliyor. Kibar olmayan bir kişi ise belki de sadece daha doğrusu ve hızlı bir şekilde yardımcı olabilir.
O halde kibar olmayan birisi kimdir? Birçok kişi için bu, aslında sosyal hayatta rahatsızlık yaratacak kadar dik bir tavır takınan ve "sosyal normları pek umursamayan" biri olarak tanımlanabilir. Ancak, unutmayın, herkesin kibarlık anlayışı farklıdır. Kimilerine göre kaba olmanız, aslında sadece daha açık ve net bir kişi olmanızdır!
Ve Sonuçta... Kibar Olmamanın Sınırları Nerede Başlar?
Tabii ki, herkesin kibarlık sınırı farklı. Ancak şunu unutmamak lazım: Kibar olmamak her zaman kötü bir şey değildir. Bazen, kibarlık ve "sosyal kurallar" bizi bir kafeste tutar. Kibar olmayan kişiler bazen bu kafesi kırıp, gerçek benliklerini sergileyebilirler. Herkesin "kibar" olma anlayışı da farklı olduğu için, tartışmaların çok eğlenceli olduğunu düşünüyorum.
Şimdi, forumdaşlar! Hadi bakalım, hep birlikte tartışalım: Kibar olmamak ne demek, ne zaman kötü olabilir, ne zaman da gerçekten faydalıdır? Yorumlarınızı sabırsızlıkla bekliyorum! Kibar olmayınca neler yaşadınız? Hadi, fikirlerinizi paylaşın!