Ziraat mühendisleri kaç puanla atanıyor ?

Ruhum

New member
Katılım
11 Mar 2024
Mesajlar
498
Puanları
0
**Ziraat Mühendisliği: Bir Umut Yolculuğunun Hikayesi**

Küçük bir köyde, yıllardır tarlalarda çalışan bir çiftçi vardı. Ahmet, ailesinin geçimini sağlayan, toprakla yoğrulmuş, emekle büyümüş bir adamdı. Ancak bir şey eksikti: çocukları için daha iyi bir gelecek. Oğlu Burak, liseden mezun olmuş ve üniversiteye hazırlanıyordu. Ahmet, her sabah tarlada çalışırken aklında sadece bir şey vardı: “Burak bir gün bu topraklardan daha fazlasını görecek. Onun hayalleri var, bizimse ona verebileceğimiz bir dünya.”

Burak, babasının bu umut dolu bakışlarını her zaman hissederdi. O, Ahmet’in aksine tarladan çok daha büyük bir dünya hayal ediyordu. Üniversite sınavına hazırlanırken, bir yandan ailesine katkı sağlamak için çobanlık yapıyor, bir yandan da ziraat mühendisliği okumak için hayalini süslüyordu. Burak’ın en büyük arzusu, köyün üretim potansiyelini artırmak, toprakları daha verimli hale getirmekti. Ama bunun için, sadece ziraat mühendisliği diploması değil, bir de yüksek puan gerekiyordu.

**Hayal ve Gerçek Arasında: Ziraat Mühendisliği Puanı**

Burak’ın hedefi, ziraat mühendisliğine girmekteydi. Peki, ziraat mühendisliği bölümü kaç puanla alıyor? Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) sonuçları açıklandığında, gözler Burak’ın üzerindeydi. Sınavda istediği gibi bir başarı gösterip, hayalini gerçekleştirebilecek miydi? Ziraat mühendisliğine yerleşmek için puan barajı her yıl değişse de, genellikle 350 ile 420 arasında bir puan gerekmektedir. Bu puan aralığı, bölgenin ve üniversitenin rekabet düzeyine göre farklılık gösterse de, Burak için bu sayı hayal gibi görünüyordu.

**Kadınların Empatik Yaklaşımı: Ayşe’nin Hikayesi**

Burak’ın yakın arkadaşı Ayşe, ziraat mühendisliği okumanın ne kadar zorlu bir yolculuk olduğunu biliyordu. Ayşe, ziraat mühendisliği bölümünü bitirip, köydeki çiftçilere tarım teknikleri konusunda eğitimler veriyordu. Ayşe, her zaman duygusal ve empatik bir bakış açısına sahipti. Çiftçilerle olan ilişkilerinde onlara yalnızca teknik bilgi vermekle kalmaz, aynı zamanda onların yaşamlarına dokunmayı da ihmal etmezdi.

Ayşe, Burak’a her zaman cesaret verirdi. “Sen bu işi başarabilirsin, Burak,” derdi. “Ziraat mühendisliği sadece bir meslek değil, bir sevda. Toprağa ve insanlara olan sevdanı bilerek, doğru adımlar atmalısın.” Ayşe, Burak’ın sınav gününde yanında olmasa da, onun bu yola baş koyduğu için içindeki azmi biliyordu. Ona göre başarı sadece yüksek puanla ölçülmezdi; en önemli şey, insanların yaşamlarına katkı sağlamaktı.

**Erkeklerin Stratejik ve Çözüm Odaklı Yaklaşımı: Burak’ın Kararı**

Burak, Ayşe’nin sözlerini içselleştirmişti. Ancak onun için sınavın sonucu sadece bir başlangıçtı. Ahmet’in hep söylediği gibi, hayatta hep stratejik düşünmek, plan yapmak ve çözüm odaklı olmak gerekirdi. Burak, sınav puanını yüksek tutarak ziraat mühendisliği bölümüne kabul edilirse, bu sadece kendi için değil, köyündeki tüm çiftçiler için bir dönüm noktası olacaktı. Onlar için bu, toprakla ilgili yeni yöntemlerin, verimli ürünlerin ve modern tarım tekniklerinin öğrenilmesiydi.

Burak, yüksek puanla girebilmek için durmaksızın çalıştı. Gece geç saatlere kadar ders çalıştı, kaynak kitaplarını inceledi, sınav formatına uygun deneme sınavları yaptı. Ancak bir yandan da, köydeki yaşlı çiftçilerle sohbet etmeyi, onların deneyimlerinden faydalanmayı ihmal etmedi. O, sınavın sadece bir engel değil, kendisini daha iyi bir mühendis haline getirmek için bir fırsat olduğunu biliyordu.

**Zorlu Sınavın Ardından: Başarı ve Gerçekleşen Hayal**

Ve o gün geldiğinde, Burak’ın çabaları meyvesini verdi. Sınav sonuçları açıklandığında, Burak ziraat mühendisliğine yerleşebilmek için gerekli puanı almıştı. Ancak onun için bu sadece bir başlangıçtı. Sınavı geçmek, hayalini gerçekleştirmek yetmezdi. Burak, başarıyı hayat boyu sürdürmek istiyordu. Hem kendi köyü için hem de diğer köylüler için katkı sağlamak, onlara topraklarını nasıl daha verimli kullanabileceklerini öğretmek istiyordu. Burak’ın amacı, toprakla ve insanla güçlü bir bağ kurarak daha sürdürülebilir bir yaşam yaratmaktı.

Ayşe, Burak’ın başarı haberini aldığında, yüzünde gurur dolu bir gülümseme belirdi. O, Burak’ı sadece bir arkadaş olarak değil, köylerinin geleceği için mücadele eden bir lider olarak görüyordu. Ayşe, Burak’ın bu başarıyı elde etmesinin, yalnızca kendi azmiyle değil, ailesinin desteğiyle ve toplumunun ona olan inancıyla mümkün olduğunu biliyordu.

**Siz de Bu Yolda Misin?**

Burak’ın hikayesi, yalnızca ziraat mühendisliği gibi bir meslek seçiminin değil, hayallerin peşinden gitmenin, zorluklara rağmen inancını kaybetmeden mücadele etmenin bir örneğidir. Bu yazıyı okurken siz de bu yolculuğu bir şekilde hissediyorsanız, sizin için de her şeyin mümkün olduğunu unutmayın.

Eğer siz de ziraat mühendisliği sınavına hazırlanıyorsanız ya da bu meslekle ilgili benzer hayalleriniz varsa, deneyimlerinizi bizimle paylaşmanızı çok isteriz. Hangi zorluklarla karşılaştınız, hangi stratejileri uyguladınız? Ya da belki siz de çevrenizdeki insanlara yardımcı olmak isteyen bir Ayşe misiniz? Hikâyelerinizi paylaşarak bu topluluğu daha da zenginleştirebiliriz!
 
Üst