ABDÜLHAMİD HOŞBAŞ/ÖMER SERCAN KARKUŞ – Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısının akabinde kendi imkanlarıyla ailesiyle Polonya sonuna gelen Anıl Şahin, “Yıkıntı döküntü bir bodrumda tozlar ortasında bir sığınakta 9 aylık kızım ve eşimle hakikaten savaşı yaşadık. Rastgele bir çatışma sesi duymasak da bu süreci iliklerimize kadar hissettik.” dedi.
Şahin ailesini, Korczowa Hudut Kapısı’nda Polonya’daki büyükelçilik vazifelileri karşıladı.
Anıl Şahin, AA muhabirine, Ukrayna’nın Lviv kentine akından birkaç gün evvel tatile gittiklerini anlattı.
Lviv’den ayrılana kadar rastgele bir çatışma duymadıklarını aktaran Şahin, “Perşembe günüydü sanırım savaşın başladığı birinci anlarda bir karmaşa oldu. Beşerler ATM’lere, petrol ofislerine ve alışveriş merkezlerine akın etti. Bu sabah ise beşerler konutlarına çekilmişti daha sakin fakat gergin bir bekleyiş vardı.” sözünü kullandı.
Atakların gerçekleştiği sırada sirenle uyandırıldıklarını akabinde konakladıkları otelin sığınağına indiklerini belirten Şahin, “Hem perşembe sabahı hem bu sabah hatta bugün öğlenden daha sonra da siren çaldı. Daima sirenler çalıyordu lakin orada bir çatışma yoktu yani biz duymadık. Etrafta asker poliste yoktu. Beşerler sıra dışı bir biçimde sakindi.” diye konuştu.
Otel işçisinin kendilerini dışarıya çıkmamaları konusunda sıkça uyardığını lisana getiren Şahin, yaşadıklarını şu biçimde anlattı:
“Oteldekiler, odalarınızın ışıklarını kapatın, perdelerini kapatın otelden çıkmayın dediler. Gelirken asker denetim noktaları vardı. Geldiğimiz taksici neredeyse bütün yolu zıt şeritten geldi. Zira yolda 20 kilometrelik bir kuyruk vardı. Herkes kontak kapatmış ve vakit geçirmeye çalışıyordu. Bu tatil ömrümün en büyük pişmanlığıydı. tekrar uzun bir süre gümrük yahut pasaportla ilgili bir şey görmek istemiyoruz. Çok makûs bir şey. Yıkıntı döküntü bir bodrumda fazlaca makus bir koşulda, tozlar içerisinde 9 aylık kızım ve eşimle nitekim savaşı yaşadık üzere. Rastgele bir çatışma sesi duymasak da bu süreci iliklerimize kadar hissettik.”
Türkiye’nin Kiev ve Varşova’daki büyükelçiliklerin yetkililerinin daima kendilerini aradığını ve durumlarını sorduğunu kaydeden Şahin, “Güvenli bir bölgede olduğumuz söylendi. Mümkün olduğunca dışarıya çıkmayın dediler. Lviv’in nispeten daha inançlı olduğu söylendi. Daima arayarak takviye oldular. Lviv’deki yetkililerle olsun Polonya Büyükelçiliğiyle olsun daima irtibat halindeydik. Sağ olsunlar yardımcı oldular. aslına bakarsanız buraya gelmemize en hayli onların teşebbüsleri yardımcı oldu. Aslında yerinizde kalın demişlerdi fakat bizim psikolojimiz epey bozulduğu için bir biçimde bir imkan bulunca yola çıktık. Çok şükür buradayız artık.” diye konuştu.
Sinemalarda görürdük biz de yaşadık
En kısa müddette meskenlerine dönmek istediklerini de belirten Şahin, “Filmlerde görürdük toprağı öpmek mi derler şu an o süreçteyiz. Nitekim çok düşünceli bir periyot geçti. 2 gün de olsa bize 10-20 yıl üzere geldi. Nitekim epey makus bir tecrübe oldu bizim için inşallah biz dahil hiç kimse tekrar bu biçimde bir şey görmesin yaşamasın.”
AA / Abdülhamid Hoşbaş – Şimdiki
Şahin ailesini, Korczowa Hudut Kapısı’nda Polonya’daki büyükelçilik vazifelileri karşıladı.
Anıl Şahin, AA muhabirine, Ukrayna’nın Lviv kentine akından birkaç gün evvel tatile gittiklerini anlattı.
Lviv’den ayrılana kadar rastgele bir çatışma duymadıklarını aktaran Şahin, “Perşembe günüydü sanırım savaşın başladığı birinci anlarda bir karmaşa oldu. Beşerler ATM’lere, petrol ofislerine ve alışveriş merkezlerine akın etti. Bu sabah ise beşerler konutlarına çekilmişti daha sakin fakat gergin bir bekleyiş vardı.” sözünü kullandı.
Atakların gerçekleştiği sırada sirenle uyandırıldıklarını akabinde konakladıkları otelin sığınağına indiklerini belirten Şahin, “Hem perşembe sabahı hem bu sabah hatta bugün öğlenden daha sonra da siren çaldı. Daima sirenler çalıyordu lakin orada bir çatışma yoktu yani biz duymadık. Etrafta asker poliste yoktu. Beşerler sıra dışı bir biçimde sakindi.” diye konuştu.
Otel işçisinin kendilerini dışarıya çıkmamaları konusunda sıkça uyardığını lisana getiren Şahin, yaşadıklarını şu biçimde anlattı:
“Oteldekiler, odalarınızın ışıklarını kapatın, perdelerini kapatın otelden çıkmayın dediler. Gelirken asker denetim noktaları vardı. Geldiğimiz taksici neredeyse bütün yolu zıt şeritten geldi. Zira yolda 20 kilometrelik bir kuyruk vardı. Herkes kontak kapatmış ve vakit geçirmeye çalışıyordu. Bu tatil ömrümün en büyük pişmanlığıydı. tekrar uzun bir süre gümrük yahut pasaportla ilgili bir şey görmek istemiyoruz. Çok makûs bir şey. Yıkıntı döküntü bir bodrumda fazlaca makus bir koşulda, tozlar içerisinde 9 aylık kızım ve eşimle nitekim savaşı yaşadık üzere. Rastgele bir çatışma sesi duymasak da bu süreci iliklerimize kadar hissettik.”
Türkiye’nin Kiev ve Varşova’daki büyükelçiliklerin yetkililerinin daima kendilerini aradığını ve durumlarını sorduğunu kaydeden Şahin, “Güvenli bir bölgede olduğumuz söylendi. Mümkün olduğunca dışarıya çıkmayın dediler. Lviv’in nispeten daha inançlı olduğu söylendi. Daima arayarak takviye oldular. Lviv’deki yetkililerle olsun Polonya Büyükelçiliğiyle olsun daima irtibat halindeydik. Sağ olsunlar yardımcı oldular. aslına bakarsanız buraya gelmemize en hayli onların teşebbüsleri yardımcı oldu. Aslında yerinizde kalın demişlerdi fakat bizim psikolojimiz epey bozulduğu için bir biçimde bir imkan bulunca yola çıktık. Çok şükür buradayız artık.” diye konuştu.
Sinemalarda görürdük biz de yaşadık
En kısa müddette meskenlerine dönmek istediklerini de belirten Şahin, “Filmlerde görürdük toprağı öpmek mi derler şu an o süreçteyiz. Nitekim çok düşünceli bir periyot geçti. 2 gün de olsa bize 10-20 yıl üzere geldi. Nitekim epey makus bir tecrübe oldu bizim için inşallah biz dahil hiç kimse tekrar bu biçimde bir şey görmesin yaşamasın.”
AA / Abdülhamid Hoşbaş – Şimdiki