- Katılım
- 25 Mar 2021
- Mesajlar
- 2,241
- Puanları
- 36
– Türkiye ve Çin içinde ekonomik ve kültürel münasebetlerin geliştirilmesi için forum düzenlendi
ANKARA – Türkiye ve Çin Halk Cumhuriyeti içinde Türkiye Çin diplomatik bağlarının 50. yılı ötürüsıyla ekonomik ve kültürel bağların geliştirilmesi için “Türk-Çin Kültür ve İş Geliştirme Forumu” düzenlendi.
Ankara Ticaret Odası Congresium’da Türkiye-Çin İş Geliştirme ve Destekleme Derneği tarafınca, Çin Halk Cumhuriyeti ve Türkiye içindeki diplomatik bağlarının başlamasının 50.yılı niçiniyle “Türkiye-Çin Kültür ve Geliştirme Forumu” düzenlendi. Forumda Türkiye ve Çin içinde ekonomik münasebetlerin geliştirilmesinin yanı sıra dostluk ve kültürel bağların da güçlendirilmesine ait fikir alışverişinde bulunuldu.
Foruma, Dışişleri Bakan Yardımcısı Yavuz Selim Kıran, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Özgül Özkan Yavuz, Çin Halk Cumhuriyeti Ankara Büyükelçisi Liu Shaobin, Ankara Ticaret Odası Lideri Gürsel Baran, Türkiye Çin İş Geliştirme ve Destekleme Derneği İdare Heyeti Lideri İhsan Beşer, Çin Sanayi ve İş Adamları Derneği İdare Konseyi Lideri Zhou Yanquan, Çin Halk Cumhuriyeti Metaller, Madenler ve Kimyasallar İthalat ve İhracat Ticaret Odası Lideri Jiang Hui, Çin Halk Cumhuriyeti Besin ve Hayvancılık Tarım İthalat İhracat Ticaret Odası Lideri Cao Derong, Çin Ticaret Bakan Yardımcısı Ren Hongbin konuşmacı olarak katıldı.
“Çin ve Türkiye tarihi ipek yolunun batı ve doğu ucundaki iki esaslı siyasi, toplumsal ve kültürel ilgilere sahip iki ülke”
ATO Lideri Gürsel Baran, burada yaptığı konuşmasında, Türkiye ve Çin içindeki tarihten gelen dostluk bağları bulunduğunu tabir ederek, “Tarihi ipek yolunun batı ve doğu ucundaki iki esaslı siyasi, toplumsal ve kültürel münasebetlere sahip iki ülke Çin ve Türkiye. Çin elbet hayli büyük ve çok yüksek potansiyele sahip bir ülke. Dünyanın en büyük ikinci iktisadı. Son senelerda teknolojide, araştırma geliştirmede bilhassa hudut ötesi elektronik ticarette hayli aralık kat etmiş bir ülke” dedi.
Çin’in Türkiye’nin uzak Asya’daki en büyük, dünyada ise en büyük üçüncü ticari partneri olduğunu hatırlatan Baran, Türkiye olarak Çin ile daha yüksek ticaret hacimli, daha kaliteli ve daha yüksek katma pahalı ekonomik iş birlikleri tesis etmenin büyük değer taşıdığını söylemiş oldu.
“yaşamın her alanında Çinli dostlarımızla kurduğumuz iş birlikleri de bizlere memnuniyet vermektedir”
Pandemi sürecinin bütün ülkeler için güçlü bir müddetç olduğunu ve hala devam ettiğine işaret eden ATO Lideri Baran, “Türkiye hem sıhhat tıpkı vakitte ticari açıdan aldığı tedbirlerle salgınla dünyada en âlâ çaba eden ülkelerden birisi oldu. Covid-19 ile gayrette ikili iş birliğimizin yanı sıra memleketler arası platformlarda gösterdiğimiz iş birliği örnekleri son derece memnuniyet vericidir. hayatın her alanında Çinli dostlarımızla kurduğumuz iş birlikleri de bizlere memnuniyet vermektedir” diye konuştu.
“Çin’in Türkiye’deki 2 milyar dolarlık yatırımının kâfi olmadığını düşünüyoruz”
Türkiye’nin Çim ile 2001 yılında 1 milyar dolarlık ticaret hacminin 2020 yılının sonunda 26 milyar dolara çıktığını anımsatan Baran, şu biçimde devam etti:
“Bu süreçte Çin dünyadaki en kıymetli ticari partnerlerimizden biri haline geldi. Çin’e daha yüksek katma pahalı ihracatı mümkün kılarak ikili ticaretimizi sürdürülebilir ve istikrarlı bir yapıya kavuşturmak istiyoruz. Çin’in ülkemize yaptığı direkt yatırımların toplamda 2 milyar dolara ulaşmıştır. Bu yatırımların sektörel dağılımları; güç, altyapı, lojistik, madencilik, finans, telekomünikasyon ve hayvancılık alanlarıdır. Çin’in dünya çapındaki direkt yatırımları dikkate alındığında Türkiye’deki 2 milyar dolarlık yatırımın kâfi olmadığını düşünüyoruz. Türkiye, Çinli küresel şirketler için bölgesel merkez olma potansiyeline sahip bir ülkedir.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan ileti gönderdi
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, davet edildiği foruma katılamadığını belirttiği bir bildiri gönderdi. Sesli biçimde okunan Erdoğan’ın iletisinde şunlar kaydedildi:
“Türkiye-Çin diplomatik bağlarının 50. Yılında Türkiye-Çin Kültür ve İş Geliştirme Forumu’na davetinizden dolayı teşekkür ediyorum. İki ülke içinde 2010 yılında Stratejik İş Birliğine düzebir daha ulaşan bağlarımızın her geçen gün gelişim göstermesinden memnuniyet duyuyorum. Ticaret ve kültür başta olmak üzere bütün alanlarda iş birliğini güçlendireceğine düzenlenmesinde emeği geçenleri tebrik ediyor, tüm iştirakçileri en kalbi hislerimle selamlıyorum.”
Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Özgül Özkan Yavuz, Çin ve Türk haklarının içinde dostça bağlantıların yüzlerce yıllık geçmişe sahip olduğunu söz ederek, “Gerek toplumsal gerek ekonomik gerekse diplomatik alandaki bağlarımız ve iş birliğimiz geçmişte olduğu üzere bugün de son derece olumlu biçimde en üst seviye irade ile sahiplenerek devam etmektedir. 2010 yılında stratejik iş birliğinin kurulmasından bu yana iki ülke içinde siyaset, iktisat, kültür, bilim ve teknoloji üzere bir epeyce alandaki iş birliği memnuniyet verici boyutlara ulaşma yolunda” diye konuştu.
“Pekin, Şangay üzere kentlerde düzenlenen bu etkinlikler ile tarihi, kültürel ve turistik zenginliklerimizi Çin halkına ulaştırdık”
Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Yavuz, 2018 yılında Çin ile Türk halkı içinde etkinlikler gerçekleştirildiğini lisana getirerek, şu biçimde devam etti:
“Türk mutfağının tanıtımı, memleketler arası turizm fuarlarına iştirakler, arkeoloji seminerlerimiz, Türk sinema ve sinemalarımız, sahne sanatlarımız, müziklerimiz, konserlerimiz ve sergilerimizle bir epeyce alanda etkinlikler gerçekleştirdiğimiz hoş başarılı, keyifli bir yıldı. Türkiye’ye direkt uçuşların olduğu Pekin, Şangay üzere kentlerde düzenlenen bu etkinlikler ile tarihi, kültürel ve turistik zenginliklerimizi Çin halkına ulaştırdık. Bilhassa Göbeklitepe, Troya, Kapadokya, İstanbul üzere kültürel mirasımız ve arkeolojik zenginliklerimiz hakkında seminerlerin gördüğü ilgi bizi son derece şad etti.”
“G-20’de büyüyebilen iki ülkenin Çin ve Türkiye olması asla rastlantısal bir muvaffakiyet olamaz”
“Dışişleri Bakan Yardımcısı Yavuz Selim Kıran, yaptığı konuşmasında G-20 içerisinde büyüyebilen iki ülkenin olduğuna vurgu yaparak şunları söylemiş oldu:
“G-20 içerisinde büyüyebilen iki ülke var. Bu sınamaların içerisinde global çabadaki belirsizlikler ve bütün bunların üzerine gelen ve son derece sinsim bir düşman olarak bütün dünyayı adeta seferber eden korona virüs salgını geliyor. Bu salgına karşın bugün G-20’de büyüyebilen iki ülkenin Çin ve Türkiye olması asla rastlantısal bir muvaffakiyet olamaz. Bu başarıyı ülkelerimize getiren en değerli öge iki ülkenin de dünyadaki gidişatı yanlışsız okuması ve bu gidişatı yanlışsız okumakla kalmayıp iki ülkenin iş birliğinden doğacak fırsatların bölgesel ve global iş birliğine de teşvik edilmesi noktasında gösterdikleri kararlı iradedir. Kuşatma-Yol projesi bunun başında geliyor. Türkiye’nin öncülük ettiği Hatay geçişli orta koridor projesi bunun Kuşak-Yol projesi ile ahenkleştirilmesi son derece stratejik bir ehemmiyet teşkil ediyor. Bu bile aslında tek başına Türkiye ve Çin’in ne kadar vizyoner iki ülke olduğunu ve bu vizyonu birlikte harekete geçirme konusunda ne kadar samimi ve kararlı olduğun göstermeye yetiyor.”
Konuşmaların akabinde CCCFNA ve CCCMC ile Türkiye Çin İş Geliştirme Derneği içinde iş birliği protokolü imzalandı. Beşer, Jiang Hui ve Cao Derong içinde görüntü konferans yoluyla imzalanan protokollerin akabinde konuşmacılara iştiraklerinden dolayı teşekkür plaketi verilerek hatıra fotoğrafı çekinildi.
Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Mustafa Cenik
ANKARA – Türkiye ve Çin Halk Cumhuriyeti içinde Türkiye Çin diplomatik bağlarının 50. yılı ötürüsıyla ekonomik ve kültürel bağların geliştirilmesi için “Türk-Çin Kültür ve İş Geliştirme Forumu” düzenlendi.
Ankara Ticaret Odası Congresium’da Türkiye-Çin İş Geliştirme ve Destekleme Derneği tarafınca, Çin Halk Cumhuriyeti ve Türkiye içindeki diplomatik bağlarının başlamasının 50.yılı niçiniyle “Türkiye-Çin Kültür ve Geliştirme Forumu” düzenlendi. Forumda Türkiye ve Çin içinde ekonomik münasebetlerin geliştirilmesinin yanı sıra dostluk ve kültürel bağların da güçlendirilmesine ait fikir alışverişinde bulunuldu.
Foruma, Dışişleri Bakan Yardımcısı Yavuz Selim Kıran, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Özgül Özkan Yavuz, Çin Halk Cumhuriyeti Ankara Büyükelçisi Liu Shaobin, Ankara Ticaret Odası Lideri Gürsel Baran, Türkiye Çin İş Geliştirme ve Destekleme Derneği İdare Heyeti Lideri İhsan Beşer, Çin Sanayi ve İş Adamları Derneği İdare Konseyi Lideri Zhou Yanquan, Çin Halk Cumhuriyeti Metaller, Madenler ve Kimyasallar İthalat ve İhracat Ticaret Odası Lideri Jiang Hui, Çin Halk Cumhuriyeti Besin ve Hayvancılık Tarım İthalat İhracat Ticaret Odası Lideri Cao Derong, Çin Ticaret Bakan Yardımcısı Ren Hongbin konuşmacı olarak katıldı.
“Çin ve Türkiye tarihi ipek yolunun batı ve doğu ucundaki iki esaslı siyasi, toplumsal ve kültürel ilgilere sahip iki ülke”
ATO Lideri Gürsel Baran, burada yaptığı konuşmasında, Türkiye ve Çin içindeki tarihten gelen dostluk bağları bulunduğunu tabir ederek, “Tarihi ipek yolunun batı ve doğu ucundaki iki esaslı siyasi, toplumsal ve kültürel münasebetlere sahip iki ülke Çin ve Türkiye. Çin elbet hayli büyük ve çok yüksek potansiyele sahip bir ülke. Dünyanın en büyük ikinci iktisadı. Son senelerda teknolojide, araştırma geliştirmede bilhassa hudut ötesi elektronik ticarette hayli aralık kat etmiş bir ülke” dedi.
Çin’in Türkiye’nin uzak Asya’daki en büyük, dünyada ise en büyük üçüncü ticari partneri olduğunu hatırlatan Baran, Türkiye olarak Çin ile daha yüksek ticaret hacimli, daha kaliteli ve daha yüksek katma pahalı ekonomik iş birlikleri tesis etmenin büyük değer taşıdığını söylemiş oldu.
“yaşamın her alanında Çinli dostlarımızla kurduğumuz iş birlikleri de bizlere memnuniyet vermektedir”
Pandemi sürecinin bütün ülkeler için güçlü bir müddetç olduğunu ve hala devam ettiğine işaret eden ATO Lideri Baran, “Türkiye hem sıhhat tıpkı vakitte ticari açıdan aldığı tedbirlerle salgınla dünyada en âlâ çaba eden ülkelerden birisi oldu. Covid-19 ile gayrette ikili iş birliğimizin yanı sıra memleketler arası platformlarda gösterdiğimiz iş birliği örnekleri son derece memnuniyet vericidir. hayatın her alanında Çinli dostlarımızla kurduğumuz iş birlikleri de bizlere memnuniyet vermektedir” diye konuştu.
“Çin’in Türkiye’deki 2 milyar dolarlık yatırımının kâfi olmadığını düşünüyoruz”
Türkiye’nin Çim ile 2001 yılında 1 milyar dolarlık ticaret hacminin 2020 yılının sonunda 26 milyar dolara çıktığını anımsatan Baran, şu biçimde devam etti:
“Bu süreçte Çin dünyadaki en kıymetli ticari partnerlerimizden biri haline geldi. Çin’e daha yüksek katma pahalı ihracatı mümkün kılarak ikili ticaretimizi sürdürülebilir ve istikrarlı bir yapıya kavuşturmak istiyoruz. Çin’in ülkemize yaptığı direkt yatırımların toplamda 2 milyar dolara ulaşmıştır. Bu yatırımların sektörel dağılımları; güç, altyapı, lojistik, madencilik, finans, telekomünikasyon ve hayvancılık alanlarıdır. Çin’in dünya çapındaki direkt yatırımları dikkate alındığında Türkiye’deki 2 milyar dolarlık yatırımın kâfi olmadığını düşünüyoruz. Türkiye, Çinli küresel şirketler için bölgesel merkez olma potansiyeline sahip bir ülkedir.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan ileti gönderdi
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, davet edildiği foruma katılamadığını belirttiği bir bildiri gönderdi. Sesli biçimde okunan Erdoğan’ın iletisinde şunlar kaydedildi:
“Türkiye-Çin diplomatik bağlarının 50. Yılında Türkiye-Çin Kültür ve İş Geliştirme Forumu’na davetinizden dolayı teşekkür ediyorum. İki ülke içinde 2010 yılında Stratejik İş Birliğine düzebir daha ulaşan bağlarımızın her geçen gün gelişim göstermesinden memnuniyet duyuyorum. Ticaret ve kültür başta olmak üzere bütün alanlarda iş birliğini güçlendireceğine düzenlenmesinde emeği geçenleri tebrik ediyor, tüm iştirakçileri en kalbi hislerimle selamlıyorum.”
Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Özgül Özkan Yavuz, Çin ve Türk haklarının içinde dostça bağlantıların yüzlerce yıllık geçmişe sahip olduğunu söz ederek, “Gerek toplumsal gerek ekonomik gerekse diplomatik alandaki bağlarımız ve iş birliğimiz geçmişte olduğu üzere bugün de son derece olumlu biçimde en üst seviye irade ile sahiplenerek devam etmektedir. 2010 yılında stratejik iş birliğinin kurulmasından bu yana iki ülke içinde siyaset, iktisat, kültür, bilim ve teknoloji üzere bir epeyce alandaki iş birliği memnuniyet verici boyutlara ulaşma yolunda” diye konuştu.
“Pekin, Şangay üzere kentlerde düzenlenen bu etkinlikler ile tarihi, kültürel ve turistik zenginliklerimizi Çin halkına ulaştırdık”
Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Yavuz, 2018 yılında Çin ile Türk halkı içinde etkinlikler gerçekleştirildiğini lisana getirerek, şu biçimde devam etti:
“Türk mutfağının tanıtımı, memleketler arası turizm fuarlarına iştirakler, arkeoloji seminerlerimiz, Türk sinema ve sinemalarımız, sahne sanatlarımız, müziklerimiz, konserlerimiz ve sergilerimizle bir epeyce alanda etkinlikler gerçekleştirdiğimiz hoş başarılı, keyifli bir yıldı. Türkiye’ye direkt uçuşların olduğu Pekin, Şangay üzere kentlerde düzenlenen bu etkinlikler ile tarihi, kültürel ve turistik zenginliklerimizi Çin halkına ulaştırdık. Bilhassa Göbeklitepe, Troya, Kapadokya, İstanbul üzere kültürel mirasımız ve arkeolojik zenginliklerimiz hakkında seminerlerin gördüğü ilgi bizi son derece şad etti.”
“G-20’de büyüyebilen iki ülkenin Çin ve Türkiye olması asla rastlantısal bir muvaffakiyet olamaz”
“Dışişleri Bakan Yardımcısı Yavuz Selim Kıran, yaptığı konuşmasında G-20 içerisinde büyüyebilen iki ülkenin olduğuna vurgu yaparak şunları söylemiş oldu:
“G-20 içerisinde büyüyebilen iki ülke var. Bu sınamaların içerisinde global çabadaki belirsizlikler ve bütün bunların üzerine gelen ve son derece sinsim bir düşman olarak bütün dünyayı adeta seferber eden korona virüs salgını geliyor. Bu salgına karşın bugün G-20’de büyüyebilen iki ülkenin Çin ve Türkiye olması asla rastlantısal bir muvaffakiyet olamaz. Bu başarıyı ülkelerimize getiren en değerli öge iki ülkenin de dünyadaki gidişatı yanlışsız okuması ve bu gidişatı yanlışsız okumakla kalmayıp iki ülkenin iş birliğinden doğacak fırsatların bölgesel ve global iş birliğine de teşvik edilmesi noktasında gösterdikleri kararlı iradedir. Kuşatma-Yol projesi bunun başında geliyor. Türkiye’nin öncülük ettiği Hatay geçişli orta koridor projesi bunun Kuşak-Yol projesi ile ahenkleştirilmesi son derece stratejik bir ehemmiyet teşkil ediyor. Bu bile aslında tek başına Türkiye ve Çin’in ne kadar vizyoner iki ülke olduğunu ve bu vizyonu birlikte harekete geçirme konusunda ne kadar samimi ve kararlı olduğun göstermeye yetiyor.”
Konuşmaların akabinde CCCFNA ve CCCMC ile Türkiye Çin İş Geliştirme Derneği içinde iş birliği protokolü imzalandı. Beşer, Jiang Hui ve Cao Derong içinde görüntü konferans yoluyla imzalanan protokollerin akabinde konuşmacılara iştiraklerinden dolayı teşekkür plaketi verilerek hatıra fotoğrafı çekinildi.
Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Mustafa Cenik