Tansiyon 1710 olursa ne olur ?

Ruhum

New member
Katılım
11 Mar 2024
Mesajlar
523
Puanları
0
Tansiyon 17’ye 10 Olursa Ne Olur? Gerçekten “Normal mi” Yoksa Sessiz Bir Alarm mı?

Arkadaşlar, bugün konuşmamız gereken ciddi ama aynı zamanda inanılmaz derecede yanlış anlaşılan bir konu var: tansiyon 17’ye 10 olursa ne olur?

Forumlarda dolaşırken fark ettim ki, bazıları bu değeri “o kadar da kötü değil” diye geçiştiriyor, bazıları ise “ölümle burun buruna” şeklinde yorumluyor.

Peki gerçek hangisi? Ve neden bu kadar umursamaz ya da abartılı yaklaşıyoruz?

Benim görüşüm net: 17’ye 10, vücudun artık sessiz kalmadığı bir çığlıktır.

---

Tansiyon 17’ye 10: Sayı Değil, Bir Uyarı Mesajı

Tansiyon 17’ye 10, yani 170/100 mmHg, artık “yüksek tansiyon” kategorisinde değil, 2. derece hipertansiyon sınırında.

Bu değer, kalbin artık zorlandığını, damarların esnekliğini kaybetmeye başladığını gösteriyor.

Ancak asıl sorun şu: birçok insan bu sayıyı görünce bir “rakam” olarak algılıyor, bir tehlike sinyali olarak değil.

İlginç olan, pek çok kişi bu değeri ölçtüğünde hâlâ kendini iyi hissediyor. Baş dönmesi yok, mide bulantısı yok, bazen sadece bir “yorgunluk hissi.”

Ama işte mesele bu: beden sinyal veriyor ama biz sessiz kalıyoruz.

---

Toplumsal Umursamazlık: “Bir İlaçla Düşer” Mantığının Tehlikesi

Türkiye’de tansiyonun bu kadar yaygın olmasının bir nedeni var: “Bir hap iç, geçer.”

Toplum olarak semptomu tedavi ediyoruz, nedeni değil.

Stres, kötü beslenme, uykusuzluk, hareketsizlik — hepsi altta yatan nedenler, ama kimse bunları konuşmak istemiyor.

İlaçlar kısa vadede hayat kurtarır, evet. Ama uzun vadede bir bağımlılığa dönüşür.

Daha kötüsü, birçok kişi doktor tavsiyesini değil, komşu tavsiyesini dinliyor.

Forumlarda bile “bende de 17’ye 10 çıktı, sabah limon sık iç, düşer” gibi öneriler dönüyor.

Gerçekten düşüyor mu? Belki.

Ama ya ertesi gün 18’e 11 olursa?

---

Erkeklerin “Ben Dayanırım” Tavrı: Tehlikeli Bir Cesaret

Şimdi dürüst olalım: erkekler genelde doktora gitmez.

Birçok erkek, “bende bir şey olmaz” diyerek o yüksek tansiyonla işe gider, spor yapar, hatta araba kullanır.

Bu, stratejik düşünmenin yanlış bir yansıması.

Erkekler genelde “çözüm odaklı”dır; sorun varsa geçici bir yöntem bulur, ilerler.

Ama tansiyon, stratejiyle değil farkındalıkla yönetilmesi gereken bir şeydir.

17’ye 10 olduğunda, kalp artık bir problem çözme aracı değil, çözüme muhtaç bir organdır.

Yani erkek egosunun en çok zarar gördüğü yer belki de kalp kasının kendisidir.

Peki soruyorum: Bir erkeğin kendine bakmaması, gücün mü yoksa korkunun göstergesi mi?

---

Kadınların Empatik Yaklaşımı: Fazla Kaygı mı, Gerçek Sezgi mi?

Kadınlar genellikle sağlık konularında daha dikkatli, daha empatik.

Birçok kadın, eşi ya da babası 17’ye 10 çıktığında hemen “doktora gidelim” der.

Erkekler bu tavrı “abartı” bulur.

Oysa o empati, aslında hayatta kalma sezgisi.

Kadınların bu konuda gösterdiği hassasiyet, istatistiklerle de destekleniyor:

Kadınlar, hipertansiyonun uzun vadeli etkilerini daha erken fark ediyor.

Belki de çünkü onlar kalbin sadece fiziksel değil, duygusal bir organ olduğunu da biliyorlar.

Yine de burada da bir risk var:

Aşırı kaygı, stres seviyesini artırarak tansiyonu daha da yükseltebilir.

Yani empati de dozunda olmalı.

Tartışalım: Birini sevdiğimiz için fazla endişelenmek, aslında onun sağlığına zarar mı verir?

---

Sistemin Sessizliği: Neden Tansiyon Eğitimleri Hâlâ Zayıf?

Okullarda, iş yerlerinde, belediyelerde düzenli “kan basıncı farkındalık” seminerleri neden yok?

Obezite, diyabet, kalp krizi kadar tehlikeli bir konudan bahsediyoruz.

Ama nedense tansiyon hep “yaşlı hastalığı” gibi görülüyor.

Bu yanlış algı yüzünden 30’lu yaşlarında hipertansiyonla yaşayan insanlar bile “bende stres var” diyerek geçiştiriyor.

Gerçek şu: 17’ye 10, genç yaşta da öldürür.

Sessiz bir beyin kanaması, kalp krizi, böbrek yetmezliği — bunlar “yaşlı hastalıkları” değil, ihmal hastalıklarıdır.

---

Forumdaşlara Sorular: Gerçekten Ne Kadar Umursuyoruz?

- 17’ye 10 çıktığında “birkaç gün bekleyeyim, düşer belki” diyenlerden misiniz?

- Doktora gitmekten korktuğunuz için mi erteliyorsunuz, yoksa “önemsememek” daha mı kolay geliyor?

- Partnerinizin tansiyonu yüksek olduğunda nasıl tepki veriyorsunuz: panik mi yapıyorsunuz, yoksa görmezden mi geliyorsunuz?

- Tansiyon ölçüm cihazına güveniyor musunuz, yoksa “ben hissetmiyorsam sorun yok” mu diyorsunuz?

Bu sorulara samimi cevap verelim. Çünkü belki de bu forumda birinin yazdığı bir yorum, başka birinin hayatını kurtarabilir.

---

Son Söz: Tansiyon Sadece Rakam Değil, Yaşam Biçimi

Tansiyon 17’ye 10 olursa, vücut aslında size “yardım et bana” diyor.

Bu bir savaş değil, bir uzlaşma çağrısı.

Beden, zihin ve ruh arasında bozulan dengeyi yeniden kurmak gerekiyor.

Yani mesele sadece tuzu azaltmak, ilacı almak değil;

öfkeyi, korkuyu, bastırılmış duyguları da yönetmek.

Bu başlık altına yazın:

Sizce tansiyon sadece tıbbi bir mesele mi, yoksa modern yaşamın en sessiz çığlığı mı?

Belki de çözüm, bir ilaçta değil;

kendimize gösterdiğimiz ilgi ve özenin seviyesinde gizlidir.
 
Üst