Antalya’da, Terörle Uğraş Şube Müdürleri Kıymetlendirme Çalıştayı’na katılan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, terör örgütü kendi ortasında haberleşemediğini belirterek, “Birbirine meramını anlatamıyor, talimat veremiyor, durumunu öğrenemiyor. Geri zekalı Murat Karayılan geçenlerde bir konuşma yapıyor. 6 ay evvel öldürdüğümüz teröristin hala yaşadığının zannında, geri zekalı olduğu için, Temas kuramadığı için. Karayılan’ın canını alacağız. Yalnızca senin değil seni destekleyenlerin de alacağız. Türkiye‘de o gün epeyce az bir kesim üzülecek lakin Türkiye‘nin tamamı sevinecek. Üzülecek olanların bir kısmı mecliste ve onların destekçileridir” dedi.
Bakan Soylu, Antalya’nın Serik ilçesi Belek Turizm Merkezi’ndeki bir otelde düzenlenen Terörle Çaba Şube Müdürleri Kıymetlendirme Çalıştayı’na katıldı. Burada konuşan Bakan Soylu, salonda direkt terör saldırısına maruz kalmış, çatışmaya girmiş onlarca arkadaşının olduğunu söylemiş oldu.
“BÜYÜMEDİLER”
Almanya’da emniyet müdürlerinden oluşan bir toplantı yapılsa, kendi yaşadıklarını yaşayan 10 kişi bulamayacaklarına değinen Bakan Soylu, “Fransa’da da yoktur, İngiltere’de de yoktur. Bunları dünyada yalnızca biz yaşadık. hiç bir batılı ülkede çocuklar, kurşunlanmış ve yan yana dizilmiş bebek, çocuk fotoğraflarını gazetede nazaranrek büyümedi. O denli bir fotoğrafın üstünde, “Pınarcak’ta katliam: 29 meyyit, Cevizdalı’nda baskın, 36 kişi öldürüldü” diye manşetler okuyarak büyümedi. Köy baskını diye bir şeyi, tahminen en son Ortaçağ’da yaşadılar, tarih kitaplarında okudular. Bunları biz yaşadık. Bunlarla biz büyüdük. Bunun acısını, evlat acısını, kardeş acısını, insan maliyetini, maddi manevi maliyetini biz çektik. halbuki biz kimseye bir şey yapmamıştık. Kimsenin ülkesine, siyasal sistemine, işine gücüne karışmamıştık” diye konuştu. Bakan Soylu, PKK’nın birinci aksiyonunu gerçekleştirdiği 1984 yılında İngiltere’nin ulusal gelirinin yüzde 5.5’ini askeri harcamalara ayırdığını Türkiye‘nin ise yüzde 3.6’sını ayırdıklarını hatırlattı.
“TÜRKİYE’NİN GÜVENLİK MALİYETİ”
Terörün hızlandığı 90’lı senelerda, 1997’de, İngiltere yüzde 2.56’sını, Türkiye ise gelirinin yüzde 4.1’ini ayırdığını aktaran Bakan Soylu, “Türkiye’nin en problemli, en sıkıntı, en sorunlu yıllarıydı. Buna karşın bize o denli bir meczup gömleği giydirdiler ki daima kabahat bizde zannettik. Terörü ve teröristi imal edip ülkemize saldılar ve bizim kabahatimiz olduğuna bizi inandırdılar. Bu işle uğraş edenler “dış mihraklar” dediğinde ya alaya alıp itibarsızlaştırdılar, ya da Eşref Bitlis Paşa üzere ve öbürleri üzere susturdular. Konuşmalarımda kimi vakit dikkatinizi çekmiş olabilir, “Türkiye’nin güvenlik maliyeti” diye bir kavramı tanım etmeye çalışırım. Yaşananlara aslında yalnızca bizim anlayışımızın sebep olduğuna, bizi ikna etmeye çalışan o sinsi vesayet aklına karşı, kendimce bir itiraz ortaya koymaya çalışıyorum” dedi.
“İKİ ÜLKENİN OTORİTESİNİ TERÖR ÖRGÜTÜ YOK ETTİ”
“Neymiş, “senelerca Türkiye niçin geri kaldı”. Kıt kaynaklarını kırk yıl terörle gayrete akıtırsan, olağan olarak geri kalırsın” diyen Bakan Soylu, ” Ülkenin doğusunu üretime, istihdama katamazsan, kalkındıramazsan terörden dolayı yatırım yapamazsan olağan olarak geri kalırsın. Anarşi devirleri dahil 50-60 yıldır ülkenin gençlerini, gücünü, insanını, teröre kurban verseydi, hiç merak etmeyin Fransa da geri kalırdı, İtalya’da geri kalırdı, Hollanda da geri kalırdı, Amerika da geri kalırdı. Amerika’nın senatosunu nasıl bastılar. Nasıl on senelerca allayıp pulladıkları prestijini bir gecede alt üst ettiler. Çabucak ülkenin yanı başımızda iki ülkenin otoritesini iki terör örgütü yok etti. PKK ve başkası DEAŞ. Devletler buna direniş gösteremedi. Hala gösteremiyorlar. Koalisyonlarla, istikrarsızlıkla, darbelerle yıllarını harcasaydı, Almanya da İngiltere de geri kalırdı. Biz vesayet derken, global güçler derken neyi kastettiğimizi biliyoruz. Bize ne yapıldığını biliyoruz. Hala kendi köşe yazılarında dış mihraklar cümlesini sözlerini alaya alanlar, hafifçee alanlar ABD’den binlerce tırla bir terör örgütüne Amerika’nın kendi vergileriyle bütçesiyle para ayrıldığını herbiçimde görmezden geliyorlar” dedi.
“KENDİLERİNE AKITILAN DOLARLARIN HESABINI YAPIYORLAR”
“BİR ÇAKIL TAŞI BİLE KOPARAMADILAR”
Bakan Soylu, 15 Temmuz’u yapan da FETÖ’yü, PKK’yı,DEAŞ’ı yıllardır besleyip büyütüp kollayan da, Irak’ta, Suriye’de, Afganistan’da, yaşanan kaosun müsebbibinin de tıpkı ülkeler, tıpkı zihniyet olduğunu kaydetti. Bu fikrimizden, bulgularımızdan, bir an bile kuşku etmedik, söylemekten de çekinmedik. Bu ülkenin yalnızca İçişleri Bakanlığının korucular dahil nüfusu, İzlanda ülkesinden 1,5 kat fazladır. 2016 yılından beri polis akademisinde verilen hizmet içi eğitim sayısı da 9.6 milyondur, Macaristan nüfusuyla şimdi birebirdir. Bu ülkenin eş vakitli olarak uğraştığı terör örgütü sayısı da, uğraştığı örgütlerin tehdit kapasitesi de, bu ülkenin terörle uğraşa ayırdığı maddi ve beşeri kaynakta öteki ülkelerde yoktur. Uğraştığımız ve sindirdiğimiz örgütlerden yalnızca ikisi, DEAŞ ve PKK, güneyimizde Suriye ve Irak’ta devlet otoritesini büsbütün bitirdi, bir daha kurmaya çalışıyorlar. Bizden bir tek çakıl taşı bile koparamadılar. Daima olarak terörle gayrette geldiğimiz noktayı tanım eden sayıları kamuoyu ile paylaşıyoruz” sözlerine yer verdi.
“TERÖRİST SAYISI 150’YE DÜŞTÜ”
PKK’nın silahlı terörist sayısının Türkiye ortasında 150’nin altına düştüğünü kaydeden Bakan Süleyman Soylu, “Hiç kuşkunuz olmasın, biz ipi biraz gevşetirsek, uğraşta biraz rehavete kapılırsak, bunu hayli değil, iki ayda beş bin yaparlar, silah verirler, eleman verirler ve Allah göstermesin, bu ülkeyi tekrar eskinin karanlık günlerine döndürürler. En büyük tehlike terörle gayrette kendimizi kâfi görmektir. Hiç kuşkunuz olmasın dolarları ve avroları ceplerinde bekliyorlar; silahlarını bu örgütlere ya hibe edecekler, ya da uyuşturucudan ve insan ticaretinden kazandırdıkları paraya karşılık satacaklar. Her türlü kazanmaya hazırlar. İşte onun için, “son terörist etkisiz hale getirilinceye kadar” tabirimizi sakın bir aforizma yahut medyatik telaffuz olarak görmeyin. Bunun bir manası var. Bir kişi kalsa bile, bunlar para bulurlarsa, ortam bulurlarsa bir daha yapılanırlar. Uyuyan uyutulan terörist hücreler kavramına dahi tahammülümüz kelam konusu değildir” diye konuştu.
“ÇOCUK OYUNCAĞI DEĞİL”
“Biz FETÖ’ye neden hala operasyon yapıyoruz” diyen Bakan Soylu, “Bu sabah İzmir Merkezde bir daha arkadaşlarımız gecenin 01.00’ından başlayarak büyük bir operasyon gerçekleştirdiler. Zira terör örgütleri sabırlıdır. Beklerler ve beklerler. Kendilerini unuttururlar ve akabinde süratlice organize olurlar. Çocuk oyuncağı ile uğraşmıyoruz. Bütün dünyanın baş edemediği terör örgütleriyle uğraş ediyoruz. Etrafımızdaki terör örgütlerini batının bütün devletlerinin desteklediğini, ABD’nin desteklediğini daima birlikte görüyoruz. Onun için sizlerin kentteki çalışmaları, hücre meskenlerini takip etmeniz, etkisiz hale getirmeniz, bu örgütlerin adımlarını takip etmeniz, Bizim için fazlaca değerlidir. Biten terör örgütlerinin iki çırpınışı vardır. Birincisi; cezaevlerindeki eski üyelerini hareketlendirmek isterler. İkincisi; üniversitelerdeki gençlere ulaşmak isterler. bu biçimdece bir yandan geçmişin terör birikiminden istifade edip Örgütü canlı göstermeye, öbür yandan da gençleri ortalarına katıp geleceklerini kurtarmaya çalışırlar” açıklamasını yaptı.
“BU YIL 51 KİŞİ DAĞA ÇIKTI”
Terör
Tüm terör örgütlerinin bitme noktasında olduğunu bir daha dirilme gayreti ortasında olduklarını işaret eden Bakan Süleyman Soylu, öğrenci aksiyonu diye pazarladıkları aksiyonlarda 45-55 yaşında, örgüt iltisaklı tiplerin çıkmasının tesadüf olmadığına değindi.
“SURİYE, IRAK’IN KUZEYİ ORDA OLDUĞU SÜRECE TETİKTE OLMALIYIZ”
Terörle uğraşın en tepesinde olduklarını kaydeden Bakan Soylu, ” bu vakitte kimseye pabuç bırakmayacağız. Kendi yayın kanallarından daima cezaevlerine davet yapmaları, orada bir huzursuzluk çıkarma uğraşları boşuna değildir. Bu tabloya baktığımızda, sol terör örgütlerini kırsalda bitirdik diye rahatlamak mümkün olabilir mi? Suriye, Irak’ın kuzeyinin orada durduğu sürece biz tetikte olmak zorundayız. Oraları temizlemedikçe, hayallerindeki terör koridorunu hayallerinden söküp atmadıkça, tekrar akıllarına getirebilecek bir anlayış bırakmadıkça terörle uğraşımız bitmez” diye konuştu.
“SİZ BU ÜLKEYİ SAHİPSİZ Mİ ZANNETTİNİZ”
Terörle çabayı yalnızca Türkiye’de yapmadıklarına değinen Süleyman Soylu, ” Bizim terörle gayret anlayışımız savunma endüstrini yüzde 20’den yüzde 80’e kadar ulusal yerli oranına çıkarmaktır. Terörle gayret anlayışımız profesyonel askerlik, profesyonel bir yaklaşımdır. Bizim Terörle çabamız Yüksekova Havalimanı’ndadır, 81 vilayette olduğu üzere Doğu konut Güneydoğu’nun her tarafına üniversitedir. Bizim terörle çabamız, yoldur, kalkınmadır, gelişmedir, çocuklarımızı öğretmenle buluşturmaktır, spor salonlarıdır, insanların gece üçe dörde kadar terör örgütünden korkmadan, çekinmeden, aileleriyle rahat biçimde yürüyebilmesi, hayatın tadını çıkarabilmesidir. Biz bunun uğraşını vermeye devam edeceğiz. Amerika’da, Avrupa’da karşımızda olsa biz bunun uğraşını vermeye devam edeceğiz. Cumhuriyetin ikinci asrına terörle ilgili gelecek kuşaklarımıza bir tek kırıntı bırakmayacağız. Siyaseti kendilerini bir müdafaa zırhı olarak nazarannlere söylüyorum. Uygun ya bizim evlatlarımız 20 yaşında, 25 yaşında kınalı kuzularımız şehit olsunlar, bu ülke için mağaraya vefatı bile bile girsinler gazi olsunlar, yanlarına gittiğimizde, ‘Bakanım bana nazaranv verin gayrete hazırım’ sadakatle bu ülkeye bağlı olsunlar. Sen 3 tane oy aldın diye, alacaksın diye terör örgütünü işbirliğini siyaset üzerinden kendine meşruiyet alanından bir yasallık devşirmeye çalış, siz ne zannediyorsunuz. Siz bu ülkeyi sahipsiz mi zannediyorsunuz. Sizin üzere Amerika, Avrupa’ya secde edenlerle mi bu ülke yönetiyorlar, bu terörle çabayı yapıyorlar. Allah’ın huzurundan öteki kimseye secde etmeyiz. Doğu ve Güney Doğu Anadolu’daki belediyelerden bunların ekmeğini suyunu kestik. Birinci fırsatta öbür yere sızmaya çalıştılar. Artık kene üzere, öteki yere konmaya çalışacaklar. Orada da takip edeceğiz ve isimleri, fraksiyonları ne olursa olsun, İster FETÖ ister PKK ister sol terör örgütü, ister DEAŞ olsun, katiyen bu yapıların peşlerini bırakmayacağız. ve emin olun, 2022 yılı, terörle gayrette nefes aldırmama yılı olacaktır. Anlayışımız da amacımız de parolamızda bu olmalıdır” halinde konuştu. Bakan Soylu, 15 Temmuz daha sonrası terörle uğraşın eskiye göre en karakteristik farkının, ortaya koydukları stratejik yaklaşım olduğunun altını çizdi.
“CİYAK CİYAK BAĞIRACAKLAR”
Bu çerçevede yalnızca eli silahlı teröristi yakalayıp uğraş etmekle yetinmediklerini lisana getiren Soylu, ” Kendi elimizi kolumuzu bağlamadık. Sıkıntıya geniş baktık. Terörün kaynağını ve beslendiği yeri kurutmaya dönük bir anlayış ortaya koyduk. Terörle ve terörizmle gayret ettik. Bugün birtakım çevrelerin, attığımız her adımda çıldırması boşuna değildir. Doğu ve Güneydoğu’da terör iltisaklı belediyelere yaptığımız nazaranvlendirmelerimiz, bugün terörle çabada elde ettiğimiz kazanımların belkemiğidir. Dışarıdan Suriye’den Kuzey Irak’tan tahkim edecekler, içeride belediyelerden tahkim edecekler, gönderdikleri paraları yardım ismi altında terör örgütlerine aktaracaklar, Suriye’den aktaracaklar, Irak’ın kuzeyinden aktaracaklar. Türkiye’nin içini istedikleri üzere istikrarsızlaştıracaklar. Yollarını katıca de ciyak ciyak bağıracaklar. Hani Belçika’da İspanya’da,İtalya’da Yunanistan’da müsaade ette nazaranyim bakayım” dedi.
“ÖRGÜTÜN EKMEĞİNİ KESTİK”
hiç bir demokrasi kılıfıyla, demokrasiyi truva atı olarak kullanıp bunu karalamaya çalışmalarının mümkün olmadığını söz eden Bakan Soylu,” Bu devlet, 2200 yıllık geleneği olan bir devlettir, biz enayi değiliz. Biz ne yaptığımızı biliyoruz. Üç beş tane belediye idaresini ele geçirme iştahıyla hareket edecek bir anlayışta değiliz. Bu ülkede belediye binalarının ortasından roketatarlar çıktı, kimse bunu tartışmadı. Belediye araçları bombalı aksiyonda kullanıldı, kimse bunu tartışmadı. Çukur barikat aksiyonlarında belediye araçlarını terör örgütünün buyruğuna verdiler, devletin güvenlik güçlerine karşı kullandılar, kimse bunu tartışmadı. Doğu ve Güneydoğu’nun gençlerini kamplara alıp terör eğitimi verdiler, niçin bu tartışılmadı. Biz kanunun ve milletin bize verdiği sorumluluğu biliyoruz. Örgütün ekmeğini kestik, operasyonlarımızı arttırdık, kesintisiz operasyon stratejisine geçtik, hem terör örgütünü bitirdik, birebir vakitte doğu ve Güneydoğu’da hayatın seyrini değiştirdik. Kimse kusura bakmasın, bu ülkede evvelden tatil için Kars’a gitmek kimin aklına gelirdi? Artık Doğu Ekspresi’nde yer bulamıyoruz, bu mudur yanlış olan? Hakkari’de vatandaş kayak yapıyor, yarının global kış turizm merkezlerinden biri olacak, bu mudur yanlış olan? Biz ne yaptığımızı çok düzgün biliyoruz. Bu kazanımlardan daha sonra, kamu kurumları üzerinden terörün yeşertilmesine, can suyu verilmesine fırsat vermeyiz. Almanya’da, İngiltere’de İtalya’da, İspanya’da Belçika’da kamu kurumlarında mahallî idarelerde, terörün t’si ile ilgili tek bir kişi istihdam ederler mi? “ifadelerine yer verdi.
Soylu, kamu gücüyle, kamu kaynağı ile terörün tekrar yeşertilmesine karşı hassas olunması gerektiğini işaret ederek, burada bir irade koymak zorunda olduklarını belirtti.
Terörle gayrette elde edilen başarılardan bahseden Soylu, “2016’dan bugüne kadar yalnızca ikna sistemiyle 1064 kişiyi dağdan indirdik. Yalnızca 2021’de ikna ile teslim olan kişi sayısı 199, örgüte iştirak ise tarihinin en düşük sayısı olan 51’dir. Yani dağa katılanın 4 katını yalnızca ikna ile, ailelerle görüşerek, sizlerin uğraşıyla dağdan indirdik. Terör örgütünün ortasından ikna ile 199 kişiyi çekip aldık. 2020 yılında 248, 2021 yılında 183 terör hareketini oluşmadan engelledik. Bunların hiç biri kolay işler değil. Meydana gelen terör aksiyonları, 2020- 2021 içinde yüzde 53 oranında azaldı. 2015’deki terör hücumları 2 bin 933, artık 226. 2 bin 933 niteliği ile 226’nın niteliği de farklı. 226 sayısının büyük çoğunluğu hudut tacizlerinden geliyor. Farklı bir tablo ortaya koyuyoruz. Bizim için değerli bir gösterge. Dünyanın hangi ülkesine gidersek gidelim, bize nasıl yardımcı, dayanak olursunuz katkı koyarsınız diye takviye istiyorlar. Terör örgütü kendi ortasında konuşamıyor. Birbirine meramını anlatamıyor, talimat veremiyor. durumunu öğrenemiyor. Geri zekalı Murat Karayılan geçenlerde bir konuşma yapıyor. 6 ay evvel öldürdüğümüz teröristin hala yaşadığının zannında, geri zekalı olduğu için, temas kuramadığı için. Karayılan’ın canını alacağız. Yalnızca senin değil seni destekleyenlerin de alacağız. Türkiye’de o gün epey az bir kesim üzülecek lakin Türkiye’nin tamamı sevinecek. Üzülecek olanların bir kısmı mecliste ve onların destekçileridir” dedi.
Terör örgütünün telsiz kestirmelerinin 2016’da 14 bin 582 olduğunu kaydeden Bakan Soylu, bu sayının 2021’de 153’e kadar düştüğüne dikkat çekti.
“10 BİN 850 OPERASYON”
“SON BEŞ YIL İÇİNDE BİN 64 TERÖRİST TESLİM OLDU”
Yalnızca can kaybını engellemediklerini bununla birlikte, bu ülkenin geleceğinin önüne koyulan pürüzleri de kaldırdıklarını vurgulayan Bakan Süleyman Soylu, “199’u 2021 yılında olmak üzere, 2016 yılından bu yana ikna yoluyla teslim olanların sayısı toplam bin 64’tür. Burada sayıdan epey daha kıymetli süreç kelam konusudur. Bunların ortasında, örgüte iştirak müddeti hayli kısa olan da var, 5 yıl olan da var, 20 yıl olan da var. Uzun yıllar boyunca terör örgütü ortasında faaliyet gösteren, neredeyse dağlarda büyümüş örgüt üyeleri var. Bu insanların bile artık örgütten ayrılması, bir şeylerin değiştiğine işarettir. Türkiye evvelden de terörle uğraş ediyordu. Bizdilk evvel bu bakılırsavleri yapan arkadaşlarımız, büyük fedakarlıklar yaptılar. Ancak bu vakitte elde edilen sonuçlar, bu işin karakterinin değiştiğine dair işaretler vermektedir” sözlerini kullandı.
“DİYARBAKIR ANNELERİ PKK’NIN İPİNİ ÇEKTİ”
Diyarbakır annelerinin aksiyonunun verdiği iletinin, epeyce derin bir bildiri olduğuna değinen Bakan Süleyman Soylu, “Birileri görmezden gelmeye çalışsa da Diyarbakır aileleri PKK’nın ipini çekmiştir. Cenab-ı Allah’a epey şükür, 31 Aralık 2016 Reina saldırısından beri, kentlerimizde terör manasında bir sorun yaşanmadı. Bu sizin emeğinizdir, sizin alın terinizdir, sizin yüreğinizdir. Allah sizlerden, şehitlerimizden, gazilerimizden razı olsun, sizlere minnettarız ve müteşekkiriz. Elimizde değerli fırsatlar var. Savunma sanayiinde geldiğimiz nokta bir fırsattır. Dijital teknolojilerde geldiğimiz nokta bir fırsattır. İçişleri bakanlığı çatısı altında göçten, nüfusa, jandarmadan kıyı güvenliğe kadar bir fazlaca kıymetli ünitenin, bu kadar büyük bir bilgi, bilgi, deneyim ve operasyonel kapasitenin bir ortada olması bir fırsattır. Allah razı olsun, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliği, bu problemdeki vizyonu, bizim için bir fırsattır. Terörle uğraşın yanına terörizmle çabayı koyan insandır. Terörü kaynağında yok etmeyi önbakılırsan, bu bahiste kıymetli bir kararlılık ortaya koyan insandır. Bütün bunları tekrar bir ortaya getiremeyebiliriz. Onun için var gücümüzle bu sıkıntıya asılmak, terörün tüm kırıntılarına kadar uğraş etmek durumundayız” diye konuştu.
“2022 YILINDA 3 TEHDİDE DİKKAT ÇEKTİ”
Bakan Soylu, 2022 yılı ortasındaki tehditlerden ise şu biçimde bahsetti: “PKK’nın çabucak Ağrı’nın ötesinde oluşturduğu karargahtır, gözümüz kulağımız, zihnimiz, ve aklımız orda olacaktır. Kuzey Irak ve Suriye, Nusaybin, Kızıltepe beraberinde Şırnak Bestler Dereler bölgesi, Cizre’nin karşısı, Hatay’ın karşısından Türkiye’ye; bir mühimmat, iki patlayıcı, üç terörist sızdırmalar olacaktır. 2022 yılındaki öbür tehdidimiz terör örgütünün kent içi yapılanmalarıdır. Mağaralarından fare üzere çıkamayan teröristlerin inini, kent içi yapılanmalarla takip etmeye çalışmaktadır. En son Şırnak Cizre’de yaşadığımız hadise büsbütün bunun değerli bir benzeridir. Bilhassa kahramanlarımıza yönelik, Doğu ve Güney Doğu Anadolu kentlerinde orayı terörize etmeye çalışıyorlar. Milletimizin orada kendine gelen itimadını bir daha kaygıya sevk etmeye yönelik bir anlayışı gerçekleştirmek isteyeceklerdir. Aman vermeyeceksiniz, acımayacaksınız. Kimsenin kelamına ve lafına bakmayacaksınız”.
Soylu, 2023 yılında gayelerinin terörsüz bir Türkiye olduğunu kelamlarına ekledi. Bakan Soylu, konuşmasının akabinde emniyet müdürleri ve protokolle hatıra fotoğrafı çektirdi.
(İsa Akar – Gazi Taş/ İHA)
İhlas Haber Ajansı – Son Dakika Haberleri
Bakan Soylu, Antalya’nın Serik ilçesi Belek Turizm Merkezi’ndeki bir otelde düzenlenen Terörle Çaba Şube Müdürleri Kıymetlendirme Çalıştayı’na katıldı. Burada konuşan Bakan Soylu, salonda direkt terör saldırısına maruz kalmış, çatışmaya girmiş onlarca arkadaşının olduğunu söylemiş oldu.
“BÜYÜMEDİLER”
Almanya’da emniyet müdürlerinden oluşan bir toplantı yapılsa, kendi yaşadıklarını yaşayan 10 kişi bulamayacaklarına değinen Bakan Soylu, “Fransa’da da yoktur, İngiltere’de de yoktur. Bunları dünyada yalnızca biz yaşadık. hiç bir batılı ülkede çocuklar, kurşunlanmış ve yan yana dizilmiş bebek, çocuk fotoğraflarını gazetede nazaranrek büyümedi. O denli bir fotoğrafın üstünde, “Pınarcak’ta katliam: 29 meyyit, Cevizdalı’nda baskın, 36 kişi öldürüldü” diye manşetler okuyarak büyümedi. Köy baskını diye bir şeyi, tahminen en son Ortaçağ’da yaşadılar, tarih kitaplarında okudular. Bunları biz yaşadık. Bunlarla biz büyüdük. Bunun acısını, evlat acısını, kardeş acısını, insan maliyetini, maddi manevi maliyetini biz çektik. halbuki biz kimseye bir şey yapmamıştık. Kimsenin ülkesine, siyasal sistemine, işine gücüne karışmamıştık” diye konuştu. Bakan Soylu, PKK’nın birinci aksiyonunu gerçekleştirdiği 1984 yılında İngiltere’nin ulusal gelirinin yüzde 5.5’ini askeri harcamalara ayırdığını Türkiye‘nin ise yüzde 3.6’sını ayırdıklarını hatırlattı.
“TÜRKİYE’NİN GÜVENLİK MALİYETİ”
Terörün hızlandığı 90’lı senelerda, 1997’de, İngiltere yüzde 2.56’sını, Türkiye ise gelirinin yüzde 4.1’ini ayırdığını aktaran Bakan Soylu, “Türkiye’nin en problemli, en sıkıntı, en sorunlu yıllarıydı. Buna karşın bize o denli bir meczup gömleği giydirdiler ki daima kabahat bizde zannettik. Terörü ve teröristi imal edip ülkemize saldılar ve bizim kabahatimiz olduğuna bizi inandırdılar. Bu işle uğraş edenler “dış mihraklar” dediğinde ya alaya alıp itibarsızlaştırdılar, ya da Eşref Bitlis Paşa üzere ve öbürleri üzere susturdular. Konuşmalarımda kimi vakit dikkatinizi çekmiş olabilir, “Türkiye’nin güvenlik maliyeti” diye bir kavramı tanım etmeye çalışırım. Yaşananlara aslında yalnızca bizim anlayışımızın sebep olduğuna, bizi ikna etmeye çalışan o sinsi vesayet aklına karşı, kendimce bir itiraz ortaya koymaya çalışıyorum” dedi.
“İKİ ÜLKENİN OTORİTESİNİ TERÖR ÖRGÜTÜ YOK ETTİ”
“Neymiş, “senelerca Türkiye niçin geri kaldı”. Kıt kaynaklarını kırk yıl terörle gayrete akıtırsan, olağan olarak geri kalırsın” diyen Bakan Soylu, ” Ülkenin doğusunu üretime, istihdama katamazsan, kalkındıramazsan terörden dolayı yatırım yapamazsan olağan olarak geri kalırsın. Anarşi devirleri dahil 50-60 yıldır ülkenin gençlerini, gücünü, insanını, teröre kurban verseydi, hiç merak etmeyin Fransa da geri kalırdı, İtalya’da geri kalırdı, Hollanda da geri kalırdı, Amerika da geri kalırdı. Amerika’nın senatosunu nasıl bastılar. Nasıl on senelerca allayıp pulladıkları prestijini bir gecede alt üst ettiler. Çabucak ülkenin yanı başımızda iki ülkenin otoritesini iki terör örgütü yok etti. PKK ve başkası DEAŞ. Devletler buna direniş gösteremedi. Hala gösteremiyorlar. Koalisyonlarla, istikrarsızlıkla, darbelerle yıllarını harcasaydı, Almanya da İngiltere de geri kalırdı. Biz vesayet derken, global güçler derken neyi kastettiğimizi biliyoruz. Bize ne yapıldığını biliyoruz. Hala kendi köşe yazılarında dış mihraklar cümlesini sözlerini alaya alanlar, hafifçee alanlar ABD’den binlerce tırla bir terör örgütüne Amerika’nın kendi vergileriyle bütçesiyle para ayrıldığını herbiçimde görmezden geliyorlar” dedi.
“KENDİLERİNE AKITILAN DOLARLARIN HESABINI YAPIYORLAR”
“BİR ÇAKIL TAŞI BİLE KOPARAMADILAR”
Bakan Soylu, 15 Temmuz’u yapan da FETÖ’yü, PKK’yı,DEAŞ’ı yıllardır besleyip büyütüp kollayan da, Irak’ta, Suriye’de, Afganistan’da, yaşanan kaosun müsebbibinin de tıpkı ülkeler, tıpkı zihniyet olduğunu kaydetti. Bu fikrimizden, bulgularımızdan, bir an bile kuşku etmedik, söylemekten de çekinmedik. Bu ülkenin yalnızca İçişleri Bakanlığının korucular dahil nüfusu, İzlanda ülkesinden 1,5 kat fazladır. 2016 yılından beri polis akademisinde verilen hizmet içi eğitim sayısı da 9.6 milyondur, Macaristan nüfusuyla şimdi birebirdir. Bu ülkenin eş vakitli olarak uğraştığı terör örgütü sayısı da, uğraştığı örgütlerin tehdit kapasitesi de, bu ülkenin terörle uğraşa ayırdığı maddi ve beşeri kaynakta öteki ülkelerde yoktur. Uğraştığımız ve sindirdiğimiz örgütlerden yalnızca ikisi, DEAŞ ve PKK, güneyimizde Suriye ve Irak’ta devlet otoritesini büsbütün bitirdi, bir daha kurmaya çalışıyorlar. Bizden bir tek çakıl taşı bile koparamadılar. Daima olarak terörle gayrette geldiğimiz noktayı tanım eden sayıları kamuoyu ile paylaşıyoruz” sözlerine yer verdi.
“TERÖRİST SAYISI 150’YE DÜŞTÜ”
PKK’nın silahlı terörist sayısının Türkiye ortasında 150’nin altına düştüğünü kaydeden Bakan Süleyman Soylu, “Hiç kuşkunuz olmasın, biz ipi biraz gevşetirsek, uğraşta biraz rehavete kapılırsak, bunu hayli değil, iki ayda beş bin yaparlar, silah verirler, eleman verirler ve Allah göstermesin, bu ülkeyi tekrar eskinin karanlık günlerine döndürürler. En büyük tehlike terörle gayrette kendimizi kâfi görmektir. Hiç kuşkunuz olmasın dolarları ve avroları ceplerinde bekliyorlar; silahlarını bu örgütlere ya hibe edecekler, ya da uyuşturucudan ve insan ticaretinden kazandırdıkları paraya karşılık satacaklar. Her türlü kazanmaya hazırlar. İşte onun için, “son terörist etkisiz hale getirilinceye kadar” tabirimizi sakın bir aforizma yahut medyatik telaffuz olarak görmeyin. Bunun bir manası var. Bir kişi kalsa bile, bunlar para bulurlarsa, ortam bulurlarsa bir daha yapılanırlar. Uyuyan uyutulan terörist hücreler kavramına dahi tahammülümüz kelam konusu değildir” diye konuştu.
“ÇOCUK OYUNCAĞI DEĞİL”
“Biz FETÖ’ye neden hala operasyon yapıyoruz” diyen Bakan Soylu, “Bu sabah İzmir Merkezde bir daha arkadaşlarımız gecenin 01.00’ından başlayarak büyük bir operasyon gerçekleştirdiler. Zira terör örgütleri sabırlıdır. Beklerler ve beklerler. Kendilerini unuttururlar ve akabinde süratlice organize olurlar. Çocuk oyuncağı ile uğraşmıyoruz. Bütün dünyanın baş edemediği terör örgütleriyle uğraş ediyoruz. Etrafımızdaki terör örgütlerini batının bütün devletlerinin desteklediğini, ABD’nin desteklediğini daima birlikte görüyoruz. Onun için sizlerin kentteki çalışmaları, hücre meskenlerini takip etmeniz, etkisiz hale getirmeniz, bu örgütlerin adımlarını takip etmeniz, Bizim için fazlaca değerlidir. Biten terör örgütlerinin iki çırpınışı vardır. Birincisi; cezaevlerindeki eski üyelerini hareketlendirmek isterler. İkincisi; üniversitelerdeki gençlere ulaşmak isterler. bu biçimdece bir yandan geçmişin terör birikiminden istifade edip Örgütü canlı göstermeye, öbür yandan da gençleri ortalarına katıp geleceklerini kurtarmaya çalışırlar” açıklamasını yaptı.
“BU YIL 51 KİŞİ DAĞA ÇIKTI”
Terör
Tüm terör örgütlerinin bitme noktasında olduğunu bir daha dirilme gayreti ortasında olduklarını işaret eden Bakan Süleyman Soylu, öğrenci aksiyonu diye pazarladıkları aksiyonlarda 45-55 yaşında, örgüt iltisaklı tiplerin çıkmasının tesadüf olmadığına değindi.
“SURİYE, IRAK’IN KUZEYİ ORDA OLDUĞU SÜRECE TETİKTE OLMALIYIZ”
Terörle uğraşın en tepesinde olduklarını kaydeden Bakan Soylu, ” bu vakitte kimseye pabuç bırakmayacağız. Kendi yayın kanallarından daima cezaevlerine davet yapmaları, orada bir huzursuzluk çıkarma uğraşları boşuna değildir. Bu tabloya baktığımızda, sol terör örgütlerini kırsalda bitirdik diye rahatlamak mümkün olabilir mi? Suriye, Irak’ın kuzeyinin orada durduğu sürece biz tetikte olmak zorundayız. Oraları temizlemedikçe, hayallerindeki terör koridorunu hayallerinden söküp atmadıkça, tekrar akıllarına getirebilecek bir anlayış bırakmadıkça terörle uğraşımız bitmez” diye konuştu.
“SİZ BU ÜLKEYİ SAHİPSİZ Mİ ZANNETTİNİZ”
Terörle çabayı yalnızca Türkiye’de yapmadıklarına değinen Süleyman Soylu, ” Bizim terörle gayret anlayışımız savunma endüstrini yüzde 20’den yüzde 80’e kadar ulusal yerli oranına çıkarmaktır. Terörle gayret anlayışımız profesyonel askerlik, profesyonel bir yaklaşımdır. Bizim Terörle çabamız Yüksekova Havalimanı’ndadır, 81 vilayette olduğu üzere Doğu konut Güneydoğu’nun her tarafına üniversitedir. Bizim terörle çabamız, yoldur, kalkınmadır, gelişmedir, çocuklarımızı öğretmenle buluşturmaktır, spor salonlarıdır, insanların gece üçe dörde kadar terör örgütünden korkmadan, çekinmeden, aileleriyle rahat biçimde yürüyebilmesi, hayatın tadını çıkarabilmesidir. Biz bunun uğraşını vermeye devam edeceğiz. Amerika’da, Avrupa’da karşımızda olsa biz bunun uğraşını vermeye devam edeceğiz. Cumhuriyetin ikinci asrına terörle ilgili gelecek kuşaklarımıza bir tek kırıntı bırakmayacağız. Siyaseti kendilerini bir müdafaa zırhı olarak nazarannlere söylüyorum. Uygun ya bizim evlatlarımız 20 yaşında, 25 yaşında kınalı kuzularımız şehit olsunlar, bu ülke için mağaraya vefatı bile bile girsinler gazi olsunlar, yanlarına gittiğimizde, ‘Bakanım bana nazaranv verin gayrete hazırım’ sadakatle bu ülkeye bağlı olsunlar. Sen 3 tane oy aldın diye, alacaksın diye terör örgütünü işbirliğini siyaset üzerinden kendine meşruiyet alanından bir yasallık devşirmeye çalış, siz ne zannediyorsunuz. Siz bu ülkeyi sahipsiz mi zannediyorsunuz. Sizin üzere Amerika, Avrupa’ya secde edenlerle mi bu ülke yönetiyorlar, bu terörle çabayı yapıyorlar. Allah’ın huzurundan öteki kimseye secde etmeyiz. Doğu ve Güney Doğu Anadolu’daki belediyelerden bunların ekmeğini suyunu kestik. Birinci fırsatta öbür yere sızmaya çalıştılar. Artık kene üzere, öteki yere konmaya çalışacaklar. Orada da takip edeceğiz ve isimleri, fraksiyonları ne olursa olsun, İster FETÖ ister PKK ister sol terör örgütü, ister DEAŞ olsun, katiyen bu yapıların peşlerini bırakmayacağız. ve emin olun, 2022 yılı, terörle gayrette nefes aldırmama yılı olacaktır. Anlayışımız da amacımız de parolamızda bu olmalıdır” halinde konuştu. Bakan Soylu, 15 Temmuz daha sonrası terörle uğraşın eskiye göre en karakteristik farkının, ortaya koydukları stratejik yaklaşım olduğunun altını çizdi.
“CİYAK CİYAK BAĞIRACAKLAR”
Bu çerçevede yalnızca eli silahlı teröristi yakalayıp uğraş etmekle yetinmediklerini lisana getiren Soylu, ” Kendi elimizi kolumuzu bağlamadık. Sıkıntıya geniş baktık. Terörün kaynağını ve beslendiği yeri kurutmaya dönük bir anlayış ortaya koyduk. Terörle ve terörizmle gayret ettik. Bugün birtakım çevrelerin, attığımız her adımda çıldırması boşuna değildir. Doğu ve Güneydoğu’da terör iltisaklı belediyelere yaptığımız nazaranvlendirmelerimiz, bugün terörle çabada elde ettiğimiz kazanımların belkemiğidir. Dışarıdan Suriye’den Kuzey Irak’tan tahkim edecekler, içeride belediyelerden tahkim edecekler, gönderdikleri paraları yardım ismi altında terör örgütlerine aktaracaklar, Suriye’den aktaracaklar, Irak’ın kuzeyinden aktaracaklar. Türkiye’nin içini istedikleri üzere istikrarsızlaştıracaklar. Yollarını katıca de ciyak ciyak bağıracaklar. Hani Belçika’da İspanya’da,İtalya’da Yunanistan’da müsaade ette nazaranyim bakayım” dedi.
“ÖRGÜTÜN EKMEĞİNİ KESTİK”
hiç bir demokrasi kılıfıyla, demokrasiyi truva atı olarak kullanıp bunu karalamaya çalışmalarının mümkün olmadığını söz eden Bakan Soylu,” Bu devlet, 2200 yıllık geleneği olan bir devlettir, biz enayi değiliz. Biz ne yaptığımızı biliyoruz. Üç beş tane belediye idaresini ele geçirme iştahıyla hareket edecek bir anlayışta değiliz. Bu ülkede belediye binalarının ortasından roketatarlar çıktı, kimse bunu tartışmadı. Belediye araçları bombalı aksiyonda kullanıldı, kimse bunu tartışmadı. Çukur barikat aksiyonlarında belediye araçlarını terör örgütünün buyruğuna verdiler, devletin güvenlik güçlerine karşı kullandılar, kimse bunu tartışmadı. Doğu ve Güneydoğu’nun gençlerini kamplara alıp terör eğitimi verdiler, niçin bu tartışılmadı. Biz kanunun ve milletin bize verdiği sorumluluğu biliyoruz. Örgütün ekmeğini kestik, operasyonlarımızı arttırdık, kesintisiz operasyon stratejisine geçtik, hem terör örgütünü bitirdik, birebir vakitte doğu ve Güneydoğu’da hayatın seyrini değiştirdik. Kimse kusura bakmasın, bu ülkede evvelden tatil için Kars’a gitmek kimin aklına gelirdi? Artık Doğu Ekspresi’nde yer bulamıyoruz, bu mudur yanlış olan? Hakkari’de vatandaş kayak yapıyor, yarının global kış turizm merkezlerinden biri olacak, bu mudur yanlış olan? Biz ne yaptığımızı çok düzgün biliyoruz. Bu kazanımlardan daha sonra, kamu kurumları üzerinden terörün yeşertilmesine, can suyu verilmesine fırsat vermeyiz. Almanya’da, İngiltere’de İtalya’da, İspanya’da Belçika’da kamu kurumlarında mahallî idarelerde, terörün t’si ile ilgili tek bir kişi istihdam ederler mi? “ifadelerine yer verdi.
Soylu, kamu gücüyle, kamu kaynağı ile terörün tekrar yeşertilmesine karşı hassas olunması gerektiğini işaret ederek, burada bir irade koymak zorunda olduklarını belirtti.
Terörle gayrette elde edilen başarılardan bahseden Soylu, “2016’dan bugüne kadar yalnızca ikna sistemiyle 1064 kişiyi dağdan indirdik. Yalnızca 2021’de ikna ile teslim olan kişi sayısı 199, örgüte iştirak ise tarihinin en düşük sayısı olan 51’dir. Yani dağa katılanın 4 katını yalnızca ikna ile, ailelerle görüşerek, sizlerin uğraşıyla dağdan indirdik. Terör örgütünün ortasından ikna ile 199 kişiyi çekip aldık. 2020 yılında 248, 2021 yılında 183 terör hareketini oluşmadan engelledik. Bunların hiç biri kolay işler değil. Meydana gelen terör aksiyonları, 2020- 2021 içinde yüzde 53 oranında azaldı. 2015’deki terör hücumları 2 bin 933, artık 226. 2 bin 933 niteliği ile 226’nın niteliği de farklı. 226 sayısının büyük çoğunluğu hudut tacizlerinden geliyor. Farklı bir tablo ortaya koyuyoruz. Bizim için değerli bir gösterge. Dünyanın hangi ülkesine gidersek gidelim, bize nasıl yardımcı, dayanak olursunuz katkı koyarsınız diye takviye istiyorlar. Terör örgütü kendi ortasında konuşamıyor. Birbirine meramını anlatamıyor, talimat veremiyor. durumunu öğrenemiyor. Geri zekalı Murat Karayılan geçenlerde bir konuşma yapıyor. 6 ay evvel öldürdüğümüz teröristin hala yaşadığının zannında, geri zekalı olduğu için, temas kuramadığı için. Karayılan’ın canını alacağız. Yalnızca senin değil seni destekleyenlerin de alacağız. Türkiye’de o gün epey az bir kesim üzülecek lakin Türkiye’nin tamamı sevinecek. Üzülecek olanların bir kısmı mecliste ve onların destekçileridir” dedi.
Terör örgütünün telsiz kestirmelerinin 2016’da 14 bin 582 olduğunu kaydeden Bakan Soylu, bu sayının 2021’de 153’e kadar düştüğüne dikkat çekti.
“10 BİN 850 OPERASYON”
“SON BEŞ YIL İÇİNDE BİN 64 TERÖRİST TESLİM OLDU”
Yalnızca can kaybını engellemediklerini bununla birlikte, bu ülkenin geleceğinin önüne koyulan pürüzleri de kaldırdıklarını vurgulayan Bakan Süleyman Soylu, “199’u 2021 yılında olmak üzere, 2016 yılından bu yana ikna yoluyla teslim olanların sayısı toplam bin 64’tür. Burada sayıdan epey daha kıymetli süreç kelam konusudur. Bunların ortasında, örgüte iştirak müddeti hayli kısa olan da var, 5 yıl olan da var, 20 yıl olan da var. Uzun yıllar boyunca terör örgütü ortasında faaliyet gösteren, neredeyse dağlarda büyümüş örgüt üyeleri var. Bu insanların bile artık örgütten ayrılması, bir şeylerin değiştiğine işarettir. Türkiye evvelden de terörle uğraş ediyordu. Bizdilk evvel bu bakılırsavleri yapan arkadaşlarımız, büyük fedakarlıklar yaptılar. Ancak bu vakitte elde edilen sonuçlar, bu işin karakterinin değiştiğine dair işaretler vermektedir” sözlerini kullandı.
“DİYARBAKIR ANNELERİ PKK’NIN İPİNİ ÇEKTİ”
Diyarbakır annelerinin aksiyonunun verdiği iletinin, epeyce derin bir bildiri olduğuna değinen Bakan Süleyman Soylu, “Birileri görmezden gelmeye çalışsa da Diyarbakır aileleri PKK’nın ipini çekmiştir. Cenab-ı Allah’a epey şükür, 31 Aralık 2016 Reina saldırısından beri, kentlerimizde terör manasında bir sorun yaşanmadı. Bu sizin emeğinizdir, sizin alın terinizdir, sizin yüreğinizdir. Allah sizlerden, şehitlerimizden, gazilerimizden razı olsun, sizlere minnettarız ve müteşekkiriz. Elimizde değerli fırsatlar var. Savunma sanayiinde geldiğimiz nokta bir fırsattır. Dijital teknolojilerde geldiğimiz nokta bir fırsattır. İçişleri bakanlığı çatısı altında göçten, nüfusa, jandarmadan kıyı güvenliğe kadar bir fazlaca kıymetli ünitenin, bu kadar büyük bir bilgi, bilgi, deneyim ve operasyonel kapasitenin bir ortada olması bir fırsattır. Allah razı olsun, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliği, bu problemdeki vizyonu, bizim için bir fırsattır. Terörle uğraşın yanına terörizmle çabayı koyan insandır. Terörü kaynağında yok etmeyi önbakılırsan, bu bahiste kıymetli bir kararlılık ortaya koyan insandır. Bütün bunları tekrar bir ortaya getiremeyebiliriz. Onun için var gücümüzle bu sıkıntıya asılmak, terörün tüm kırıntılarına kadar uğraş etmek durumundayız” diye konuştu.
“2022 YILINDA 3 TEHDİDE DİKKAT ÇEKTİ”
Bakan Soylu, 2022 yılı ortasındaki tehditlerden ise şu biçimde bahsetti: “PKK’nın çabucak Ağrı’nın ötesinde oluşturduğu karargahtır, gözümüz kulağımız, zihnimiz, ve aklımız orda olacaktır. Kuzey Irak ve Suriye, Nusaybin, Kızıltepe beraberinde Şırnak Bestler Dereler bölgesi, Cizre’nin karşısı, Hatay’ın karşısından Türkiye’ye; bir mühimmat, iki patlayıcı, üç terörist sızdırmalar olacaktır. 2022 yılındaki öbür tehdidimiz terör örgütünün kent içi yapılanmalarıdır. Mağaralarından fare üzere çıkamayan teröristlerin inini, kent içi yapılanmalarla takip etmeye çalışmaktadır. En son Şırnak Cizre’de yaşadığımız hadise büsbütün bunun değerli bir benzeridir. Bilhassa kahramanlarımıza yönelik, Doğu ve Güney Doğu Anadolu kentlerinde orayı terörize etmeye çalışıyorlar. Milletimizin orada kendine gelen itimadını bir daha kaygıya sevk etmeye yönelik bir anlayışı gerçekleştirmek isteyeceklerdir. Aman vermeyeceksiniz, acımayacaksınız. Kimsenin kelamına ve lafına bakmayacaksınız”.
Soylu, 2023 yılında gayelerinin terörsüz bir Türkiye olduğunu kelamlarına ekledi. Bakan Soylu, konuşmasının akabinde emniyet müdürleri ve protokolle hatıra fotoğrafı çektirdi.
(İsa Akar – Gazi Taş/ İHA)
İhlas Haber Ajansı – Son Dakika Haberleri