Konkordato Amacı Nedir ?

Bengu

New member
Katılım
12 Mar 2024
Mesajlar
150
Puanları
0
Konkordato Nedir?

Konkordato, borçlu olan bir kişinin veya şirketin iflasını önlemek amacıyla, alacaklılarıyla yapılan bir anlaşmadır. Türkiye’deki hukuk sistemine göre, bir kişi ya da şirket finansal zorluklar yaşadığında ve borçlarını ödeme noktasında sıkıntı çektiğinde, konkordato talep edebilir. Bu süreç, borçlu tarafın alacaklılarla anlaşma yoluyla ödeme koşullarını yeniden yapılandırarak, iflasın önüne geçmesine olanak tanır. Konkordato, genellikle bir ödeme planı oluşturulması ve borçların yeniden yapılandırılması yoluyla çözüm arayan bir süreçtir.

Konkordato, Türk Ticaret Kanunu’nda yer alan bir düzenlemeye dayanır ve borçlunun faaliyetlerini sürdürebilmesi, işlerini devam ettirebilmesi için bir fırsat sağlar. Bu süreçte, mahkeme borçlu için bir konkordato komiseri atar, komiser hem borçlu hem de alacaklılarla görüşerek, bir anlaşma sağlanmaya çalışır. Konkordato, borçlu şirketin varlıklarını koruyarak, alacaklılar ile uzlaşmaya varılmasını hedefler.

Konkordatonun Amacı Nedir?

Konkordatonun temel amacı, borçlu olan tarafın iflasını engellemektir. İflas, hem borçlu kişi ya da şirketin hem de alacaklıların zarar görmesine yol açabilecek bir durumdur. Konkordato, bu sürecin başlangıcında, hem borçlu tarafın hem de alacaklıların çıkarlarını koruyacak bir çözüm önerisi sunar. Borçlu şirketin iş yapma kapasitesini devam ettirebilmesi, istihdamın korunması ve alacaklıların ödemelerini belirli bir takvim çerçevesinde alabilmesi hedeflenir.

Konkordato süreci, borçlu şirketlerin ekonomik ve ticari faaliyetlerini sürdürebilmesi için bir şanstır. Bu süreçte şirketlerin faaliyetlerini sürdürmeleri ve krizden çıkmaları sağlanabilir. Alacaklılar da bu süreçte, ödemelerini tamamen alamayacak olsalar da, belirli bir oranda alacaklarını tahsil etme imkânına sahip olurlar.

Konkordato Başvurusu Nasıl Yapılır?

Konkordato başvurusu, borçlu tarafından mahkemeye yapılır. Borçlu kişi veya şirket, mali durumunu düzeltebilmek için konkordato başvurusunda bulunabilir. Başvuru esnasında, borçlu tarafın mali durumunu ve borçlarının miktarını içeren bir rapor sunulması gerekmektedir. Ayrıca, alacaklılarla yapılacak görüşmeler ve anlaşmalar için bir ödeme planı da hazırlık aşamasında olmalıdır.

Başvurudan sonra mahkeme, başvuruyu değerlendirir ve geçici mühlet verir. Bu mühlet, borçlu şirketin konkordato sürecinde faaliyetlerini devam ettirmesine olanak tanır ve alacaklıların borçluya karşı icra takibi başlatmalarını engeller. Geçici mühletin ardından, konkordato komiseri atanır ve bu kişi, taraflar arasında anlaşmanın sağlanabilmesi için çalışmalara başlar.

Konkordato Süreci Ne Kadar Sürer?

Konkordato süreci, başvuru sonrası mahkeme tarafından belirlenen süre boyunca devam eder. İlk olarak verilen geçici mühlet süresi genellikle üç ay olarak belirlenir, ancak bu süre mahkemenin takdirine bağlı olarak uzatılabilir. Mühlet süresi, tarafların anlaşmaya varabilme süresini belirler. Mühlet bitiminde, borçlu ve alacaklılar arasında bir anlaşma sağlanırsa, konkordato kabul edilir ve yeni ödeme planı uygulanmaya başlanır. Eğer taraflar arasında anlaşma sağlanamazsa, borçlu şirketin iflası gündeme gelebilir.

Konkordato Kabul Edildiğinde Ne Olur?

Konkordatonun kabul edilmesi, borçlu şirket için yeniden bir başlangıç anlamına gelir. Şirket, borçlarının bir kısmını ya da tamamını, belirli bir süre zarfında alacaklılarına ödemek için bir ödeme planı hazırlar. Bu ödeme planı, hem borçlu hem de alacaklılar tarafından kabul edilirse, konkordato geçerli olur. Bu durumda, alacaklılar ellerindeki alacaklarının tamamını ya da bir kısmını belirli bir süre diliminde tahsil etmeye başlar.

Konkordatonun kabul edilmesiyle birlikte, borçlu taraf icra takibinden korunur ve faaliyetlerine devam etme imkânı bulur. Şirketin iş gücü ve ekonomik faaliyetleri devam ederken, alacaklılar da alacaklarını zaman içinde tahsil etmeye başlarlar. Bu durum, her iki taraf için de uzlaşma ve ortak çözüm sağlama amacı taşır.

Konkordato İle İflas Arasındaki Farklar Nelerdir?

Konkordato ve iflas arasındaki en temel fark, her iki durumun sonucunun farklı olmasıdır. İflas, borçlu şirketin borçlarını ödeyememesi ve tüm varlıklarının alacaklılara paylaştırılması sürecidir. Bu süreç, şirketin ekonomik faaliyetlerini sonlandırır ve işin sona ermesine yol açar. İflas durumunda, şirketin malları satılır, alacaklılara ödenir ve şirket tüzel kişiliği sona erer.

Konkordato ise borçlu şirketin iflas etmeden, alacaklılarıyla anlaşma yaparak borçlarını yeniden yapılandırma sürecidir. Konkordato, şirketin faaliyetlerinin devam etmesine ve alacaklıların ödemelerini belli bir plana göre almasına olanak tanır. Konkordato süreci, her iki taraf için de daha yumuşak bir çözüm sunar, ancak sürecin başarılı olabilmesi için tarafların uzlaşması gerekmektedir.

Konkordato Sonrası Şirket Ne Durumda Olur?

Konkordato sonrası, borçlu şirket için genellikle işler yoluna girmeye başlar. Şirket, borçlarını ödeyebilmek için bir plan oluşturmuş ve alacaklılarla anlaşmaya varmış olur. Bu, şirketin mali durumunu düzeltmeye ve faaliyetlerine devam etmeye başlamasına olanak tanır. Ancak, konkordato sürecinin başarılı olabilmesi için şirketin finansal yapısını sürdürülebilir kılması gerekir. Şirketin iş yapabilme kapasitesi, verimliliği ve pazar payı gibi faktörler, konkordatonun başarılı olup olmayacağını belirler.

Alacaklılar içinse, konkordato süreci genellikle daha az zararla sonuçlanır. Alacaklılar, tüm alacaklarını tahsil edememekle birlikte, belirlenen ödeme planı doğrultusunda bir kısmını geri alabilirler. Bu durum, iflasla kıyaslandığında, her iki taraf için de daha az yıkıcı bir çözüm sunar.

Konkordato Sürecinin Avantajları ve Dezavantajları Nelerdir?

Konkordato sürecinin avantajları, hem borçlu şirket hem de alacaklılar açısından değerlendirildiğinde şunlardır:

- **Borçlu Şirket İçin Avantajlar**: Konkordato, şirketin faaliyetlerini sürdürebilmesine olanak tanır, iflasla sonuçlanmaz. Ayrıca, konkordato süreci sırasında borçlu şirketin mal varlıkları satılmaz ve iş gücü korunur.

- **Alacaklılar İçin Avantajlar**: Alacaklılar, alacaklarını tamamen kaybetmezler ve belirli bir süre zarfında ödemelerini alabilirler.

Dezavantajları ise şunlardır:

- **Borçlu İçin Dezavantajlar**: Konkordato süreci, uzun ve zorlu olabilir. Ayrıca, şirketin faaliyetlerini düzenli olarak takip etmek, finansal yapıdaki zorlukları aşmak gerekebilir.

- **Alacaklılar İçin Dezavantajlar**: Alacaklılar, alacaklarının tamamını alamazlar ve ödeme süreci uzar.

Sonuç olarak, konkordato, borçlu ve alacaklılar arasında ortak bir çözüm arayışıdır. Hem borçlu tarafın faaliyetlerini sürdürmesi hem de alacaklıların alacaklarını bir şekilde tahsil etmesi sağlanır.
 
Üst