- Katılım
- 25 Eyl 2020
- Mesajlar
- 14,038
- Puanları
- 36
"Expected" Ne ile Kullanılır? Dilin Ötesinde Toplumsal Bir Yansıma
Merhaba değerli forumdaşlar,
Bugün sizlere sıradan gibi görünen ama aslında dilin toplumsal cinsiyet, çeşitlilik ve adalet gibi konularla ne kadar bağlantılı olduğunu gösterebilecek bir kavramdan bahsetmek istiyorum: “Expected”. İngilizce öğrenenlerin sık sık karşılaştığı bu kelime, çoğu zaman “beklenen” anlamıyla öğretilir. Ama gelin, bir an için durup düşünelim. Biz gerçekten “expected” kelimesini yalnızca gramerde mi kullanıyoruz? Yoksa toplumsal hayatta, ilişkilerde ve hatta adalet arayışında da “expected” olan şeyler yok mu?
---
Dilbilgisel Yönü: "Expected" Ne ile Kullanılır?
Teknik açıdan bakarsak, expected çoğunlukla “to” ile kullanılır.
- “He is expected to finish the project.”
- “They are expected to follow the rules.”
Ayrıca isimlerle de karşımıza çıkar:
- “The expected result…”
- “The expected outcome…”
Ama işte tam da burada bir kapı açılıyor. Çünkü “expected” sadece dilde değil, toplumda da bir güç aracı. Kimden ne “beklendiği”, aslında o toplumun değerlerini, cinsiyet rollerini ve adalet anlayışını ortaya koyuyor.
---
Toplumsal Cinsiyet Rolleri: Beklentilerin Sessiz Yükü
Kadınlardan çoğu zaman “empatik, uyumlu, fedakâr” olmaları expected edilir. Bir kadının kariyerinde yükselmek yerine evde çocuklarla ilgilenmesi kimi kültürlerde hâlâ “beklenen” şeydir. Bu, dilin bir gramer konusu olmaktan çıkıp sosyal adalet meselesine dönüşür. Çünkü bu beklentiler bireylerin özgürlüğünü şekillendirir.
Erkeklerden ise genellikle “stratejik, güçlü, çözüm odaklı” olmaları expected edilir. İş yerinde liderlik yapmaları, duygularını gizlemeleri, hep “kontrol” sahibi olmaları… Bu da onların sırtına görünmez bir yük bindirir. Bir erkeğin ağlaması ya da kırılganlığını göstermesi çoğu toplumda hâlâ beklenmeyen bir davranış olarak algılanır.
---
Çeşitlilik: Beklenenin Dışında Kalanlar
Peki ya toplumsal normların dışında kalan bireyler? Örneğin LGBTQ+ bireylerden çoğu toplumda “heteroseksüel olmaları” expected edilir. Bu beklenti, aslında yok saymanın bir biçimidir. İnsanların kim olduklarını özgürce ifade etmeleri yerine, çoğunluğun çizdiği sınırların içine girmeleri beklenir.
Çeşitlilik, tam da burada önem kazanıyor. Çünkü toplum, “beklenen” olanı dikte etmek yerine, her bireyin varoluşunu kendi özgünlüğüyle kabul etmeyi öğrenmek zorunda. “Expected to be the same” yerine “expected to be respected” anlayışı, geleceğimizin anahtarı olabilir.
---
Sosyal Adalet Perspektifi: Kimin Beklentisi?
Burada kritik bir soru var: Beklenen şey kimin beklentisi?
- Devletin mi?
- Ailenin mi?
- Toplumun mu?
- Yoksa bireyin kendisinin mi?
Örneğin iş yerinde kadınlardan hem üretken olmaları hem de nazik davranmaları expected edilirken, erkeklerden yalnızca üretkenlik beklenir. Bu adil midir? Sosyal adalet tam da bu noktada devreye girer. “Expected” kavramını sorgulamak, aslında güç ilişkilerini sorgulamaktır.
---
Erkeklerin Stratejik, Kadınların Empatik Bakışı
Erkekler bu meseleye genelde çözüm odaklı yaklaşır:
“Toplumsal beklentiler değişmeli, bunun için kanunlar çıkarılmalı, kurallar netleşmeli.”
Stratejik ve analitik bir çerçeveden bakarlar.
Kadınlar ise daha çok empati üzerinden konuşur:
“Bir kadının sürekli başkalarının beklentisine göre yaşaması onu yıpratıyor. Onu dinleyelim, hislerini anlamaya çalışalım.”
Onların bakışı ilişkisel ve toplumsal bağları güçlendiren bir perspektif sunar.
İşte tam da bu iki yaklaşım birleştiğinde, dildeki bir kelimenin toplumsal dönüşüm için ne kadar güçlü bir araç olduğunu görürüz.
---
Beklentilerden Özgürlüğe: "Expected" Kavramını Dönüştürmek
Belki de mesele, “expected”in önüne hangi kelimelerin geldiğidir.
- “Expected to obey” → itaati dayatır.
- “Expected to care” → empatiyi yüceltir.
- “Expected to fight for justice” → toplumsal dönüşümü işaret eder.
Dili yeniden kurgulayarak, toplumda da yeni bir algı yaratabiliriz. Çünkü her kelime, aynı zamanda bir düşünce kalıbıdır. Biz “expected”i hangi bağlamda kullanırsak, o bağlamın gerçekliğini yeniden üretiriz.
---
Forumdaşlara Açık Davet
Sevgili arkadaşlar, ben kendi perspektifimi paylaştım. Şimdi sıra sizde. Sizce hangi davranışların “expected” olması toplumsal adalet için doğru, hangileri bireyleri kısıtlayıcı? Erkeklerin stratejik bakışıyla, kadınların empatik yaklaşımı sizce nasıl birleşebilir?
Gelin, bu başlığı sadece dilbilgisi tartışması değil, aynı zamanda toplumsal dönüşüm için bir düşünce platformuna dönüştürelim. Çünkü belki de en önemli şey, “expected to respect” anlayışını hep birlikte inşa etmek.
---
Kelime sayısı: ~850
Merhaba değerli forumdaşlar,
Bugün sizlere sıradan gibi görünen ama aslında dilin toplumsal cinsiyet, çeşitlilik ve adalet gibi konularla ne kadar bağlantılı olduğunu gösterebilecek bir kavramdan bahsetmek istiyorum: “Expected”. İngilizce öğrenenlerin sık sık karşılaştığı bu kelime, çoğu zaman “beklenen” anlamıyla öğretilir. Ama gelin, bir an için durup düşünelim. Biz gerçekten “expected” kelimesini yalnızca gramerde mi kullanıyoruz? Yoksa toplumsal hayatta, ilişkilerde ve hatta adalet arayışında da “expected” olan şeyler yok mu?
---
Dilbilgisel Yönü: "Expected" Ne ile Kullanılır?
Teknik açıdan bakarsak, expected çoğunlukla “to” ile kullanılır.
- “He is expected to finish the project.”
- “They are expected to follow the rules.”
Ayrıca isimlerle de karşımıza çıkar:
- “The expected result…”
- “The expected outcome…”
Ama işte tam da burada bir kapı açılıyor. Çünkü “expected” sadece dilde değil, toplumda da bir güç aracı. Kimden ne “beklendiği”, aslında o toplumun değerlerini, cinsiyet rollerini ve adalet anlayışını ortaya koyuyor.
---
Toplumsal Cinsiyet Rolleri: Beklentilerin Sessiz Yükü
Kadınlardan çoğu zaman “empatik, uyumlu, fedakâr” olmaları expected edilir. Bir kadının kariyerinde yükselmek yerine evde çocuklarla ilgilenmesi kimi kültürlerde hâlâ “beklenen” şeydir. Bu, dilin bir gramer konusu olmaktan çıkıp sosyal adalet meselesine dönüşür. Çünkü bu beklentiler bireylerin özgürlüğünü şekillendirir.
Erkeklerden ise genellikle “stratejik, güçlü, çözüm odaklı” olmaları expected edilir. İş yerinde liderlik yapmaları, duygularını gizlemeleri, hep “kontrol” sahibi olmaları… Bu da onların sırtına görünmez bir yük bindirir. Bir erkeğin ağlaması ya da kırılganlığını göstermesi çoğu toplumda hâlâ beklenmeyen bir davranış olarak algılanır.
---
Çeşitlilik: Beklenenin Dışında Kalanlar
Peki ya toplumsal normların dışında kalan bireyler? Örneğin LGBTQ+ bireylerden çoğu toplumda “heteroseksüel olmaları” expected edilir. Bu beklenti, aslında yok saymanın bir biçimidir. İnsanların kim olduklarını özgürce ifade etmeleri yerine, çoğunluğun çizdiği sınırların içine girmeleri beklenir.
Çeşitlilik, tam da burada önem kazanıyor. Çünkü toplum, “beklenen” olanı dikte etmek yerine, her bireyin varoluşunu kendi özgünlüğüyle kabul etmeyi öğrenmek zorunda. “Expected to be the same” yerine “expected to be respected” anlayışı, geleceğimizin anahtarı olabilir.
---
Sosyal Adalet Perspektifi: Kimin Beklentisi?
Burada kritik bir soru var: Beklenen şey kimin beklentisi?
- Devletin mi?
- Ailenin mi?
- Toplumun mu?
- Yoksa bireyin kendisinin mi?
Örneğin iş yerinde kadınlardan hem üretken olmaları hem de nazik davranmaları expected edilirken, erkeklerden yalnızca üretkenlik beklenir. Bu adil midir? Sosyal adalet tam da bu noktada devreye girer. “Expected” kavramını sorgulamak, aslında güç ilişkilerini sorgulamaktır.
---
Erkeklerin Stratejik, Kadınların Empatik Bakışı
Erkekler bu meseleye genelde çözüm odaklı yaklaşır:
“Toplumsal beklentiler değişmeli, bunun için kanunlar çıkarılmalı, kurallar netleşmeli.”
Stratejik ve analitik bir çerçeveden bakarlar.
Kadınlar ise daha çok empati üzerinden konuşur:
“Bir kadının sürekli başkalarının beklentisine göre yaşaması onu yıpratıyor. Onu dinleyelim, hislerini anlamaya çalışalım.”
Onların bakışı ilişkisel ve toplumsal bağları güçlendiren bir perspektif sunar.
İşte tam da bu iki yaklaşım birleştiğinde, dildeki bir kelimenin toplumsal dönüşüm için ne kadar güçlü bir araç olduğunu görürüz.
---
Beklentilerden Özgürlüğe: "Expected" Kavramını Dönüştürmek
Belki de mesele, “expected”in önüne hangi kelimelerin geldiğidir.
- “Expected to obey” → itaati dayatır.
- “Expected to care” → empatiyi yüceltir.
- “Expected to fight for justice” → toplumsal dönüşümü işaret eder.
Dili yeniden kurgulayarak, toplumda da yeni bir algı yaratabiliriz. Çünkü her kelime, aynı zamanda bir düşünce kalıbıdır. Biz “expected”i hangi bağlamda kullanırsak, o bağlamın gerçekliğini yeniden üretiriz.
---
Forumdaşlara Açık Davet
Sevgili arkadaşlar, ben kendi perspektifimi paylaştım. Şimdi sıra sizde. Sizce hangi davranışların “expected” olması toplumsal adalet için doğru, hangileri bireyleri kısıtlayıcı? Erkeklerin stratejik bakışıyla, kadınların empatik yaklaşımı sizce nasıl birleşebilir?
Gelin, bu başlığı sadece dilbilgisi tartışması değil, aynı zamanda toplumsal dönüşüm için bir düşünce platformuna dönüştürelim. Çünkü belki de en önemli şey, “expected to respect” anlayışını hep birlikte inşa etmek.
---
Kelime sayısı: ~850