- Katılım
- 25 Mar 2021
- Mesajlar
- 2,241
- Puanları
- 36
Atatürk Üniversitesi Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu Bitkisel ve Hayvansal Üretim Kısmı Atçılık ve Antrenörlüğü Programı bünyesindeki çiftlikte terapi hedefiyle da kullanılan haflinger ırkı atların üretimi için yürütülen çalışmalar kararı dünyaya gelen üçüncü tay yüz güldürdü.
Üniversite yerleşkesinde 1 kapalı, 5 açık manej alanında otizmli, down sendromlu ve öbür engelli çocuklar ile yetişkin bireylere hippoterapi (at terapisi) verilmesi emeliyle getirtilen haflinger atların bu yıl üçüncü yavrusu dünyaya geldi. Doğu Anadolu Bölgesi’nde yalnızca Atatürk Üniversitesinde üretiminin yapılmasına başlanan haflinger ırkı atların taylarının soğuk iklime alışması için de farklı bir ihtimam gösteriliyor.
Haflinger cinsi “Gelincik” isimli kısrağın iki gün evvel olağan doğumla dünyaya getirdiği yavrusuna, atçılık antrenörlüğü stajyer öğrencileri ile öğretim vazifelileri adeta gözleri üzere bakıyor. Bölgenin hayvancılık potansiyeline değerli katkılar sunan Atatürk Üniversitesinin, atçılık alanında yürüttüğü çalışmalarda bu yıl dünyaya gelen birisi 6 aylık, başkası 5 aylık, en küçüğü ise 2 günlük olan haflinger ırkı atların tımar, yemleme ve öteki bakımları büyük titizlikle yapılıyor.
Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu Bitkisel ve Hayvansal Üretim Kısmı öğretim bakılırsavlileri Murat Temel ile Suat Türker nezaretinde staj yapan öğrencilerin bakımlarını yaptığı atlar ve taylar bununla birlikte özel çocukların eğitimi ve terapisinin yanı sıra öğrencilerin stajında kullanılıyor.
Öğretim bakılırsavlisi ve atçılık antrenörü Türker, AA muhabirine, yerleşke içerisindeki her atın bakımının itinayla yapıldığını ve doğan her tayın yalnızca Erzurum değil bölge için değerli olduğunu aktardı.
Türkiye’de haflinger atların bilhassa engelli bireylerin tedavisinde kullanıldığına vurgu yapan Türker, “Her doğan tay burada tedavi nazarann yahut atlardan yararlanan engelli birey sayısını artıracaktır. örneğin bugün burada terapi goren 10 kişi var ise her doğum daha sonrası kişi sayısı 30’a, 40’a çıkacaktır.” diye konuştu.
“Doğan taylar atla yapılan terapi için yararlı”
Türker, Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı’nın verdiği takviyelerle at üretimde muvaffakiyet sağlandığını ve çıtanın her geçen gün artacağını söz etti.
Türkiye’de farklı noktalarda haflinger at üretiminin yapıldığını hatırlatan Türker, şunları söylemiş oldu:
“Haflinger atlar hem biniş tıpkı vakitte engelli bireylerin terapisinde kullanılıyor. Bu açıdan bakınca üçüncü haflinger tayının dünyaya gelmesi ülkemiz ve bölgemiz açısından değerli. Türkiye’de engelli bireylere yönelik kıymetli projeler var ve bu projelerde de atlar kullanılıyor. Bu niçinle yeni doğan taylar bölgemize ve bu cins projelerimize birer takviye sağlayacak. Her doğum yapan tayın ekonomik manada da kazanım sağladığı bir gerçek. Erzurum bölgesinde doğan taylar atla yapılan terapi için kıymetli yarar sağlamakta.”
Türker, yeni doğan tayın bakımının sıkıntı olmadığını ancak rakım niçiniyle mevsimsel birtakım noktalara dikkat ettiklerini anlattı.
“Yüksek rakımda doğan tayımıza ihtimamla bakıyoruz”
İki günlük haflinger tayın bakımının staj nazarann öğrencilere mesleksel hayatlarında avantaj sağlayacağını belirten Türker, şöyleki devam etti:
“Yüksek rakımda doğan yavru tayımıza itinayla bakıyoruz. Erzurum’un iklimi zordur, serttir. Anne ve yavrumuza buradaki arkadaşlarımızla gerekli bakımı sistemli biçimde yapıyoruz. Hem yavruya hem anneye doğum öncesinde ve doğum daha sonrası ne üzere bakımlar yapacaklarını arkadaşlarımız epeyce düzgün tahlil etti. Bu açıdan baktığımız vakit üniversitemizden mezun olan ve burada staj bakılırsan çocuklarımız antrenör olarak gidecekleri yerlerde bunun faydasını gorecek.”
Şu an 6 aylık olan haflinger bir öteki tayın ise ismini “Mucize” koyduklarını söyleyen Türker, “Bu yavrumuz yaşamaz dedik zira önemli sıhhat problemleri yaşadı lakin meselelere direndi ve yaşadı 6 aylık oldu. Onun için ismini da Mucize koyduk.” dedi.
“Tayımız ve annesine, anne şefkatiyle bakıyoruz”
Çiftlikte staj nazarann öğrencilerden 20 yaşındaki Sare Tuanna Güllü, yeni doğan tayın çiftliğin maskotu olduğunu aktararak “Yeni doğan tayımız ve annesi Gelincik isimli atımıza özel bakım gösteriyoruz, onlara anne şefkatiyle bakıyoruz. Yavru tayımızın günlük bakımı için ne gerekiyorsa yapıyoruz. Derisi çabucak hemen hayli ince ve narin olduğu için yavrumuz bizden farklı ilgi bekliyor. Bu niçinle özel bakım yapıyoruz.” diye konuştu.
Kaynak: Anadolu Ajansı / Selami Küçükoğlu
Üniversite yerleşkesinde 1 kapalı, 5 açık manej alanında otizmli, down sendromlu ve öbür engelli çocuklar ile yetişkin bireylere hippoterapi (at terapisi) verilmesi emeliyle getirtilen haflinger atların bu yıl üçüncü yavrusu dünyaya geldi. Doğu Anadolu Bölgesi’nde yalnızca Atatürk Üniversitesinde üretiminin yapılmasına başlanan haflinger ırkı atların taylarının soğuk iklime alışması için de farklı bir ihtimam gösteriliyor.
Haflinger cinsi “Gelincik” isimli kısrağın iki gün evvel olağan doğumla dünyaya getirdiği yavrusuna, atçılık antrenörlüğü stajyer öğrencileri ile öğretim vazifelileri adeta gözleri üzere bakıyor. Bölgenin hayvancılık potansiyeline değerli katkılar sunan Atatürk Üniversitesinin, atçılık alanında yürüttüğü çalışmalarda bu yıl dünyaya gelen birisi 6 aylık, başkası 5 aylık, en küçüğü ise 2 günlük olan haflinger ırkı atların tımar, yemleme ve öteki bakımları büyük titizlikle yapılıyor.
Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu Bitkisel ve Hayvansal Üretim Kısmı öğretim bakılırsavlileri Murat Temel ile Suat Türker nezaretinde staj yapan öğrencilerin bakımlarını yaptığı atlar ve taylar bununla birlikte özel çocukların eğitimi ve terapisinin yanı sıra öğrencilerin stajında kullanılıyor.
Öğretim bakılırsavlisi ve atçılık antrenörü Türker, AA muhabirine, yerleşke içerisindeki her atın bakımının itinayla yapıldığını ve doğan her tayın yalnızca Erzurum değil bölge için değerli olduğunu aktardı.
Türkiye’de haflinger atların bilhassa engelli bireylerin tedavisinde kullanıldığına vurgu yapan Türker, “Her doğan tay burada tedavi nazarann yahut atlardan yararlanan engelli birey sayısını artıracaktır. örneğin bugün burada terapi goren 10 kişi var ise her doğum daha sonrası kişi sayısı 30’a, 40’a çıkacaktır.” diye konuştu.
“Doğan taylar atla yapılan terapi için yararlı”
Türker, Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı’nın verdiği takviyelerle at üretimde muvaffakiyet sağlandığını ve çıtanın her geçen gün artacağını söz etti.
Türkiye’de farklı noktalarda haflinger at üretiminin yapıldığını hatırlatan Türker, şunları söylemiş oldu:
“Haflinger atlar hem biniş tıpkı vakitte engelli bireylerin terapisinde kullanılıyor. Bu açıdan bakınca üçüncü haflinger tayının dünyaya gelmesi ülkemiz ve bölgemiz açısından değerli. Türkiye’de engelli bireylere yönelik kıymetli projeler var ve bu projelerde de atlar kullanılıyor. Bu niçinle yeni doğan taylar bölgemize ve bu cins projelerimize birer takviye sağlayacak. Her doğum yapan tayın ekonomik manada da kazanım sağladığı bir gerçek. Erzurum bölgesinde doğan taylar atla yapılan terapi için kıymetli yarar sağlamakta.”
Türker, yeni doğan tayın bakımının sıkıntı olmadığını ancak rakım niçiniyle mevsimsel birtakım noktalara dikkat ettiklerini anlattı.
“Yüksek rakımda doğan tayımıza ihtimamla bakıyoruz”
İki günlük haflinger tayın bakımının staj nazarann öğrencilere mesleksel hayatlarında avantaj sağlayacağını belirten Türker, şöyleki devam etti:
“Yüksek rakımda doğan yavru tayımıza itinayla bakıyoruz. Erzurum’un iklimi zordur, serttir. Anne ve yavrumuza buradaki arkadaşlarımızla gerekli bakımı sistemli biçimde yapıyoruz. Hem yavruya hem anneye doğum öncesinde ve doğum daha sonrası ne üzere bakımlar yapacaklarını arkadaşlarımız epeyce düzgün tahlil etti. Bu açıdan baktığımız vakit üniversitemizden mezun olan ve burada staj bakılırsan çocuklarımız antrenör olarak gidecekleri yerlerde bunun faydasını gorecek.”
Şu an 6 aylık olan haflinger bir öteki tayın ise ismini “Mucize” koyduklarını söyleyen Türker, “Bu yavrumuz yaşamaz dedik zira önemli sıhhat problemleri yaşadı lakin meselelere direndi ve yaşadı 6 aylık oldu. Onun için ismini da Mucize koyduk.” dedi.
“Tayımız ve annesine, anne şefkatiyle bakıyoruz”
Çiftlikte staj nazarann öğrencilerden 20 yaşındaki Sare Tuanna Güllü, yeni doğan tayın çiftliğin maskotu olduğunu aktararak “Yeni doğan tayımız ve annesi Gelincik isimli atımıza özel bakım gösteriyoruz, onlara anne şefkatiyle bakıyoruz. Yavru tayımızın günlük bakımı için ne gerekiyorsa yapıyoruz. Derisi çabucak hemen hayli ince ve narin olduğu için yavrumuz bizden farklı ilgi bekliyor. Bu niçinle özel bakım yapıyoruz.” diye konuştu.
Kaynak: Anadolu Ajansı / Selami Küçükoğlu