- Katılım
- 25 Mar 2021
- Mesajlar
- 2,239
- Puanları
- 36
Erzincan’ın UNESCO Dünya Mirası Süreksiz Listesi’ndeki turistik ilçesi Kemaliye’nin asırlık lök tatlısına, yerli ve yabancı konuklar ilgi gösteriyor.
Geçmişi 300 yıl öncesine dayanan, kuru dut ve cevizle yapılan, geçmişte saraylarda özel olarak ikram edildiği belirtilen lök tatlısı, damaklarda eşsiz bir tat bırakıyor.
Halk içinde “padişah tatlısı” olarak da bilinen lök, turizmde kıymetli bir potansiyeli bulunan Kemaliye’ye tatil için gelen yerli ve yabancı turistlerin de adeta vazgeçilmezi.
Bir vakit içinder “lökhane” ismi verilen ve dibek taşında tokmakla dövülerek yapılan lök tatlısı, ülke genelinde yaygın olarak tüketimini sağlamak için ilçede teknolojik imkanlardan yararlanılarak çokça üretiliyor.
“Dutla cevizin gizemli aşkı”
İlçede “lökhane” işletmesi bulunan ve burada yıllardır tatlı üreten 52 yaşındaki Faruk Sağçolak, AA muhabirine, asırlık tatlının tadındaki hoşluğun organik eserlerden geldiğini söylemiş oldu.
“Dutla cevizin gizemli aşkı” olarak tanımlanan lökün tadına bakmak için ilçeye gelenlerin sayısının da fazla olduğunu söz eden Sağçolak, “Dutu kurutup, öğüttükten daha sonra cevizini ek ediyoruz. Yaklaşık 12-13 kilogramlık tokmağımızla 2 bin ila 2 bin 500 vuruş yaparak lökü yapıyoruz. Bu sofralarımızı süsleyen gelen konuklarımızın gönlünü ve gözünü doyuran bir tatlı çeşidimiz.” diye konuştu.
Sağçolak, ilaçlanmış dut yahut cevizden lök tatlısının yapılmadığını belirterek, tatlının püf noktasının doğallığından geldiğini lisana getirdi.
Tatlının güç kaynağı olduğunu aktaran Sağçolak, şunları kaydetti:
“Bağırsakların çalışmasını sağlayan dut ile beynin çalışmasını sağlayan cevizin bir ortaya gelmesiyle ortaya çıkan tatlımız, hem beynimizi hem bağırsaklarımızı çalıştıran tam bir güç deposudur. Lök, gençlerin bedenlerini geliştirebilmesi, yaşı ilerlemiş insanların ise performans kazanabilmeleri için şayet olmazsa olmazdır. Lök dövmek çok zordur. Evvelce damatların performansını ölçmek için ya da yüzük oyunlarında kaybeden taraflara lök dövdürürlermiş. Bu bu biçimde hem muhabbet, tıpkı vakitte beşerler içindeki beraberliği birlikteliği kaynaştırmak için yapılmış.”
Türkiye’nin her yerine gönderiliyor
Lök tatlısının tanıtımı ve Türkiye’nin dört bir yana yayılmasını sağlamak için büyük efor harcadıklarını vurgulayan Sağçolak, bunun için yatırım yaptığını anlattı.
Tatlının paketlenmesi için makine aldığını söyleyen Sağçolak, “Kemaliye’den Türkiye’nin her yerine hatta yurt haricinde da biroldukca yere gönderdik.” sözünü kullandı.
Bölgeyi ziyaret eden konuklardan Mehmet İlhan Şahin de ilçenin doğal güzellikleriyle öne çıktığına işaret etti.
İlçede özel lezzetlerin de bulunduğunu belirten Şahin, “Önceden de bildiğimiz bir tattı lakin bugünün endüstriyel tatlılarına tam zıt olarak epeyce doğal. Hem sağlıklı, tıpkı vakitte lezzetli bir yiyecek. Buraya gelenlere tatmasını öneririm.” dedi.
Kaynak: Anadolu Ajansı / Barış Yalçınkaya
Geçmişi 300 yıl öncesine dayanan, kuru dut ve cevizle yapılan, geçmişte saraylarda özel olarak ikram edildiği belirtilen lök tatlısı, damaklarda eşsiz bir tat bırakıyor.
Halk içinde “padişah tatlısı” olarak da bilinen lök, turizmde kıymetli bir potansiyeli bulunan Kemaliye’ye tatil için gelen yerli ve yabancı turistlerin de adeta vazgeçilmezi.
Bir vakit içinder “lökhane” ismi verilen ve dibek taşında tokmakla dövülerek yapılan lök tatlısı, ülke genelinde yaygın olarak tüketimini sağlamak için ilçede teknolojik imkanlardan yararlanılarak çokça üretiliyor.
“Dutla cevizin gizemli aşkı”
İlçede “lökhane” işletmesi bulunan ve burada yıllardır tatlı üreten 52 yaşındaki Faruk Sağçolak, AA muhabirine, asırlık tatlının tadındaki hoşluğun organik eserlerden geldiğini söylemiş oldu.
“Dutla cevizin gizemli aşkı” olarak tanımlanan lökün tadına bakmak için ilçeye gelenlerin sayısının da fazla olduğunu söz eden Sağçolak, “Dutu kurutup, öğüttükten daha sonra cevizini ek ediyoruz. Yaklaşık 12-13 kilogramlık tokmağımızla 2 bin ila 2 bin 500 vuruş yaparak lökü yapıyoruz. Bu sofralarımızı süsleyen gelen konuklarımızın gönlünü ve gözünü doyuran bir tatlı çeşidimiz.” diye konuştu.
Sağçolak, ilaçlanmış dut yahut cevizden lök tatlısının yapılmadığını belirterek, tatlının püf noktasının doğallığından geldiğini lisana getirdi.
Tatlının güç kaynağı olduğunu aktaran Sağçolak, şunları kaydetti:
“Bağırsakların çalışmasını sağlayan dut ile beynin çalışmasını sağlayan cevizin bir ortaya gelmesiyle ortaya çıkan tatlımız, hem beynimizi hem bağırsaklarımızı çalıştıran tam bir güç deposudur. Lök, gençlerin bedenlerini geliştirebilmesi, yaşı ilerlemiş insanların ise performans kazanabilmeleri için şayet olmazsa olmazdır. Lök dövmek çok zordur. Evvelce damatların performansını ölçmek için ya da yüzük oyunlarında kaybeden taraflara lök dövdürürlermiş. Bu bu biçimde hem muhabbet, tıpkı vakitte beşerler içindeki beraberliği birlikteliği kaynaştırmak için yapılmış.”
Türkiye’nin her yerine gönderiliyor
Lök tatlısının tanıtımı ve Türkiye’nin dört bir yana yayılmasını sağlamak için büyük efor harcadıklarını vurgulayan Sağçolak, bunun için yatırım yaptığını anlattı.
Tatlının paketlenmesi için makine aldığını söyleyen Sağçolak, “Kemaliye’den Türkiye’nin her yerine hatta yurt haricinde da biroldukca yere gönderdik.” sözünü kullandı.
Bölgeyi ziyaret eden konuklardan Mehmet İlhan Şahin de ilçenin doğal güzellikleriyle öne çıktığına işaret etti.
İlçede özel lezzetlerin de bulunduğunu belirten Şahin, “Önceden de bildiğimiz bir tattı lakin bugünün endüstriyel tatlılarına tam zıt olarak epeyce doğal. Hem sağlıklı, tıpkı vakitte lezzetli bir yiyecek. Buraya gelenlere tatmasını öneririm.” dedi.
Kaynak: Anadolu Ajansı / Barış Yalçınkaya