Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Kamu personelleri ve memurlarının fiyatlarındaki artışlarla başlatmış olduğumız çalışanlarımızı fiyat artışlarına karşı müdafaa siyasetimizi minimum fiyatla de sürdüreceğiz.” dedi.
Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde yapılan Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı‘nın akabinde millete seslendi.
Türkiye‘de geçmişten farklı olarak bireylerin döviz borcunun değil, bankalarda ve yastık altında önemli bir döviz varlığının bulunduğunu belirten Erdoğan, ihracat ve ithalat işi olanlar haricinde kayda bedel seviyede döviz borcu olan şirketin de olmadığını söz etti.
Bankaların açık konumlarının bulunmadığını, bütçe performansının yüksek düzeyde olduğunu lisana getiren Erdoğan, büyük altyapı projeleri değerli ölçüde bittiği için yatırımlarda kullanmak üzere acil finansman gereksiniminin da kalmadığını söylemiş oldu.
Dünyanın Türkiye’den örnek aldığı yap-işlet-devret modeli yardımıyla devam eden büyük projelerin de kamu finansmanına yük getirmediğini belirten Erdoğan, kesimin uğraşlı çalışması yardımıyla turizm gelirlerinin süratle arttığını kaydetti.
Savunma endüstrinin ülkenin en kıymetli gelir kalemlerinden biri haline dönüştüğünü vurgulayan Erdoğan, Suriye, Libya, Kafkasya üzere istikrarsızlık bölgelerindeki başarılı kriz idaresinin siyasi ve insani hareket alanını genişlettiğini söylemiş oldu.
Karadeniz’de bulunan doğal gazın en değerli döviz masrafı olan güç sıkıntısının tahlili konusundaki umutları kuvvetlendirdiğini lisana getiren Erdoğan, “Bu yılın 3. çeyreğinde geçen yılın tıpkı devrine bakılırsa 2 milyon 288 bin kişi artan istihdam ile son aylarda fazla vermeye başlayan cari istikrar, attığımız adımların gayemize uygun sonuçlar doğurduğuna işaret ediyor. Faiz sebeptir, enflasyon sonuçtur. Bu tespitimiz ülkemizin bugüne kadar yaşadıklarından çıkardığımız derslere dayanmaktadır.” diye konuştu.
“Bu çabayı vermemiz gerekiyor”
İktisat siyasetlerinin bir aracı olan faizin düzeyini belirleyecek olanın ülkenin gereksinimleri olduğuna dikkati çeken Erdoğan, enflasyonun yalnızca mali daralma ile düşürülebileceği teorisinin kapalı ekonomiler haricinde hiç bir karşılığının bulunmadığını kaydetti.
Erdoğan, kelamlarını şöyleki sürdürdü:
“Ülkemizi mandacı iktisatçıların arzuladığı biçimde küçültecek, zayıflatacak, insanlarımızı işsizliğe, açlığa, yoksulluğa mahkum edecek siyasetleri reddediyoruz. Üstelik bu reddimizi yeni de değil, uzunca bir müddetdir ortaya koyuyoruz. Bunun yerine problemlerimizi kendi tahlillerimizle aşacak adımları atıyoruz. Yeni global sistem arayışları ve ülkemizin sahip olduğu kuvvetli altyapı bu biçimde bir uğraş için bize geçmişte hiç olmadığı kadar uygun bir taban sunmaktadır. Uyguladığımız bu siyasetle global finans etraflarının ülkemizi çok vakittir ekonomik boyundurukları altında tutanların ve onların içerideki tetikçilerinin şimşeklerini üzerimize çektiğimizin de olağan olarak farkındayız.
Fakat ülkemizin ve milletimizin ekonomik kurtuluşu için bu biçimde davranmamız, bu çabayı vermemiz gerekiyor. Biz de işte bunu yapıyoruz, yapmaya da devam edeceğiz. İnşallah önümüzdeki aylardan itibaren bu siyasetin insanlarımızın günlük hayatlarındaki olumlu yansımalarını görmeye başlayacağız.”
“Tamamlama programlarıyla acil insan kaynağı gereksinimimizi karşılayacağız”
Salgının yeni dalgalar ve yeni bilinmezliklerle dünyadaki tesirini sürdürdüğüne işaret eden Erdoğan, Türkiye’nin sıhhat hizmetlerinden aşağıya kadar her mevzuda salgınla uğraşta çok âlâ bir yerde olduğunu söylemiş oldu.
Okullarda eğitim ve öğretimin sürdüğünü, iş yerlerinin çalıştığını, vatandaşların günlük hayatlarına rastgele bir sınırlamaya tabi tutmadan devam ettiğini lisana getiren Erdoğan, sahip olunan bu imkanlara devam edebilmek için önlemin elden bırakılmaması gerektiğini vurguladı.
Avrupa’da kısmi kapatmaların gündeme geldiği bir devirde yalnızca biraz daha dikkatli ve ihtimamlı davranmaya muhtaçlık bulunduğunu belirten Erdoğan, aşı olmayanların yahut aşısı eksik olanların sıhhat kuruluşlarına başvurmalarını tavsiye etti.
Erdoğan, bugüne kadar olduğu üzere bundan daha sonrada salgınla uğraşta dünyanın önünde giderek Türkiye’yi bu musibetin problemli neticelerindan koruyacaklarını tabir etti.
Okullarda eğitim ve öğretime bir haftalık orta tatilin akabinde bugün tekrar başladığını, orta tatil devrinde 1170 okulu öğrencilere hizmet verecek yeni kütüphanelerine kavuşturduklarını aktaran Erdoğan, şöyleki konuştu:
“Bu yılın sonuna kadar ülkemizde kütüphanesi olmayan okul bırakmamayı hedefliyoruz. Tıpkı biçimde işgücü piyasamızın muhtaçlık duyduğu insan kaynağımızı süratle yetiştirmek için de mesleksel eğitim merkezlerini daha etkin kullanacak önlemleri alıyoruz. Ulusal Eğitim Bakanlığımız ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız yıl sonuna kadar mesleksel eğitim merkezi olmayan organize sanayi bölgesi bırakmamaya yönelik ağır bir çalışma arasındaler. Bu merkezlerde 6-8 ay üzere kısa müddetli tamamlama programlarıyla acil insan kaynağı muhtaçlığımızı karşılamayı planlıyoruz. Attığımız bu adımların bilhassa genç işsizliğin hızla azaltılmasına katkı sağlayacağına inanıyoruz.”
“Sosyal yardımlarımızın yelpazesini genişletiyoruz”
Bu yıl yağışın bol ve bereketli olduğu bir mevsim geçirerek gelecek yıl çiftçinin üretim ve gelir düzeyini daha da üste çıkarmayı ümit ettiklerini lisana getiren Erdoğan, Türkiye’nin tarımda dünyanın 206 ülke ve bölgesine 2 binin üzerinde eser gönderen, yılın birinci 9 ayında 17 buçuk milyar dolar gelir elde eden bir ülke olduğunu vurguladı.
Atletlerin milletlerarası karşılaşmalarda gösterdikleri muvaffakiyetlerin milletçe herkesi gururlandırdığını söz eden Erdoğan, bu muvaffakiyetlerin kalıcı olması için altyapıdan eğitim ve teşvik programlarına kadar her alanda epey kıymetli faaliyetler yürüttüklerini söylemiş oldu.
Son periyotta Türkiye’ye kazandırılan kültür, sanat yatırımlarının kuşaklar boyunca gençler başta olmak üzere tüm vatandaşlara hizmet verecek abide eserler olduğunu söz eden Erdoğan, kapasitelerini büyüten, yeni inşa edilen fabrikalarla organize sanayi bölgelerinin her birinin harıl harıl çalışan üretim merkezlerine dönüştüğünü belirtti.
Erdoğan, üretimdeki her bir istihdamın lojistik ve öbür hizmet kesimlerinde 4’e 5’e kadar çıkan ek istihdama yol açtığı gerçeği ışığında ülkeyi büyütmek, güçlendirmek, kalkındırmak için gece gündüz gayrete devam ettiklerini kaydetti.
(Bitti)
AA / Merve Yıldızalp – Son Dakika Haberleri
Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde yapılan Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı‘nın akabinde millete seslendi.
Türkiye‘de geçmişten farklı olarak bireylerin döviz borcunun değil, bankalarda ve yastık altında önemli bir döviz varlığının bulunduğunu belirten Erdoğan, ihracat ve ithalat işi olanlar haricinde kayda bedel seviyede döviz borcu olan şirketin de olmadığını söz etti.
Bankaların açık konumlarının bulunmadığını, bütçe performansının yüksek düzeyde olduğunu lisana getiren Erdoğan, büyük altyapı projeleri değerli ölçüde bittiği için yatırımlarda kullanmak üzere acil finansman gereksiniminin da kalmadığını söylemiş oldu.
Dünyanın Türkiye’den örnek aldığı yap-işlet-devret modeli yardımıyla devam eden büyük projelerin de kamu finansmanına yük getirmediğini belirten Erdoğan, kesimin uğraşlı çalışması yardımıyla turizm gelirlerinin süratle arttığını kaydetti.
Savunma endüstrinin ülkenin en kıymetli gelir kalemlerinden biri haline dönüştüğünü vurgulayan Erdoğan, Suriye, Libya, Kafkasya üzere istikrarsızlık bölgelerindeki başarılı kriz idaresinin siyasi ve insani hareket alanını genişlettiğini söylemiş oldu.
Karadeniz’de bulunan doğal gazın en değerli döviz masrafı olan güç sıkıntısının tahlili konusundaki umutları kuvvetlendirdiğini lisana getiren Erdoğan, “Bu yılın 3. çeyreğinde geçen yılın tıpkı devrine bakılırsa 2 milyon 288 bin kişi artan istihdam ile son aylarda fazla vermeye başlayan cari istikrar, attığımız adımların gayemize uygun sonuçlar doğurduğuna işaret ediyor. Faiz sebeptir, enflasyon sonuçtur. Bu tespitimiz ülkemizin bugüne kadar yaşadıklarından çıkardığımız derslere dayanmaktadır.” diye konuştu.
“Bu çabayı vermemiz gerekiyor”
İktisat siyasetlerinin bir aracı olan faizin düzeyini belirleyecek olanın ülkenin gereksinimleri olduğuna dikkati çeken Erdoğan, enflasyonun yalnızca mali daralma ile düşürülebileceği teorisinin kapalı ekonomiler haricinde hiç bir karşılığının bulunmadığını kaydetti.
Erdoğan, kelamlarını şöyleki sürdürdü:
“Ülkemizi mandacı iktisatçıların arzuladığı biçimde küçültecek, zayıflatacak, insanlarımızı işsizliğe, açlığa, yoksulluğa mahkum edecek siyasetleri reddediyoruz. Üstelik bu reddimizi yeni de değil, uzunca bir müddetdir ortaya koyuyoruz. Bunun yerine problemlerimizi kendi tahlillerimizle aşacak adımları atıyoruz. Yeni global sistem arayışları ve ülkemizin sahip olduğu kuvvetli altyapı bu biçimde bir uğraş için bize geçmişte hiç olmadığı kadar uygun bir taban sunmaktadır. Uyguladığımız bu siyasetle global finans etraflarının ülkemizi çok vakittir ekonomik boyundurukları altında tutanların ve onların içerideki tetikçilerinin şimşeklerini üzerimize çektiğimizin de olağan olarak farkındayız.
Fakat ülkemizin ve milletimizin ekonomik kurtuluşu için bu biçimde davranmamız, bu çabayı vermemiz gerekiyor. Biz de işte bunu yapıyoruz, yapmaya da devam edeceğiz. İnşallah önümüzdeki aylardan itibaren bu siyasetin insanlarımızın günlük hayatlarındaki olumlu yansımalarını görmeye başlayacağız.”
“Tamamlama programlarıyla acil insan kaynağı gereksinimimizi karşılayacağız”
Salgının yeni dalgalar ve yeni bilinmezliklerle dünyadaki tesirini sürdürdüğüne işaret eden Erdoğan, Türkiye’nin sıhhat hizmetlerinden aşağıya kadar her mevzuda salgınla uğraşta çok âlâ bir yerde olduğunu söylemiş oldu.
Okullarda eğitim ve öğretimin sürdüğünü, iş yerlerinin çalıştığını, vatandaşların günlük hayatlarına rastgele bir sınırlamaya tabi tutmadan devam ettiğini lisana getiren Erdoğan, sahip olunan bu imkanlara devam edebilmek için önlemin elden bırakılmaması gerektiğini vurguladı.
Avrupa’da kısmi kapatmaların gündeme geldiği bir devirde yalnızca biraz daha dikkatli ve ihtimamlı davranmaya muhtaçlık bulunduğunu belirten Erdoğan, aşı olmayanların yahut aşısı eksik olanların sıhhat kuruluşlarına başvurmalarını tavsiye etti.
Erdoğan, bugüne kadar olduğu üzere bundan daha sonrada salgınla uğraşta dünyanın önünde giderek Türkiye’yi bu musibetin problemli neticelerindan koruyacaklarını tabir etti.
Okullarda eğitim ve öğretime bir haftalık orta tatilin akabinde bugün tekrar başladığını, orta tatil devrinde 1170 okulu öğrencilere hizmet verecek yeni kütüphanelerine kavuşturduklarını aktaran Erdoğan, şöyleki konuştu:
“Bu yılın sonuna kadar ülkemizde kütüphanesi olmayan okul bırakmamayı hedefliyoruz. Tıpkı biçimde işgücü piyasamızın muhtaçlık duyduğu insan kaynağımızı süratle yetiştirmek için de mesleksel eğitim merkezlerini daha etkin kullanacak önlemleri alıyoruz. Ulusal Eğitim Bakanlığımız ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız yıl sonuna kadar mesleksel eğitim merkezi olmayan organize sanayi bölgesi bırakmamaya yönelik ağır bir çalışma arasındaler. Bu merkezlerde 6-8 ay üzere kısa müddetli tamamlama programlarıyla acil insan kaynağı muhtaçlığımızı karşılamayı planlıyoruz. Attığımız bu adımların bilhassa genç işsizliğin hızla azaltılmasına katkı sağlayacağına inanıyoruz.”
“Sosyal yardımlarımızın yelpazesini genişletiyoruz”
Bu yıl yağışın bol ve bereketli olduğu bir mevsim geçirerek gelecek yıl çiftçinin üretim ve gelir düzeyini daha da üste çıkarmayı ümit ettiklerini lisana getiren Erdoğan, Türkiye’nin tarımda dünyanın 206 ülke ve bölgesine 2 binin üzerinde eser gönderen, yılın birinci 9 ayında 17 buçuk milyar dolar gelir elde eden bir ülke olduğunu vurguladı.
Atletlerin milletlerarası karşılaşmalarda gösterdikleri muvaffakiyetlerin milletçe herkesi gururlandırdığını söz eden Erdoğan, bu muvaffakiyetlerin kalıcı olması için altyapıdan eğitim ve teşvik programlarına kadar her alanda epey kıymetli faaliyetler yürüttüklerini söylemiş oldu.
Son periyotta Türkiye’ye kazandırılan kültür, sanat yatırımlarının kuşaklar boyunca gençler başta olmak üzere tüm vatandaşlara hizmet verecek abide eserler olduğunu söz eden Erdoğan, kapasitelerini büyüten, yeni inşa edilen fabrikalarla organize sanayi bölgelerinin her birinin harıl harıl çalışan üretim merkezlerine dönüştüğünü belirtti.
Erdoğan, üretimdeki her bir istihdamın lojistik ve öbür hizmet kesimlerinde 4’e 5’e kadar çıkan ek istihdama yol açtığı gerçeği ışığında ülkeyi büyütmek, güçlendirmek, kalkındırmak için gece gündüz gayrete devam ettiklerini kaydetti.
(Bitti)
AA / Merve Yıldızalp – Son Dakika Haberleri