Atatürk'ün gençliğe hitabesinin son cümlesi nedir ?

Ryan

Global Mod
Global Mod
Katılım
25 Eyl 2020
Mesajlar
13,898
Puanları
36
Atatürk’ün Gençliğe Hitabesinin Son Cümlesi ve Anlamı

Mustafa Kemal Atatürk, Türk milletinin kurtuluş mücadelesinin önderi, Cumhuriyetimizin kurucusu ve aynı zamanda gençliği geleceğin liderleri olarak görerek onlara yönelik birçok önemli mesaj bırakmıştır. Atatürk’ün gençliğe hitabesi, bu bakımdan Türk gençliğine verdiği önemin bir yansımasıdır. Bu hitabe, sadece 19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıkarak Kurtuluş Savaşı’nı başlatan bir liderin değil, aynı zamanda çağdaş Türkiye Cumhuriyeti’nin temellerini atma sorumluluğunu gençlere devreden bir önderin de mesajını taşır. Hitabenin son cümlesi ise hem anlam derinliği hem de içerdiği mesajlarla oldukça dikkate değerdir.

Atatürk’ün Gençliğe Hitabesinin Son Cümlesi Nedir?

Atatürk’ün Gençliğe Hitabesi’nin son cümlesi şu şekildedir:

“Ey Türk gençliği! Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet, sonsuza kadar korumak ve savunmaktır.”

Bu cümle, sadece bir görev bildirisi değil, aynı zamanda bir ulusun varlığını sürdürebilmesi için gençliğin nasıl bir sorumluluk taşıması gerektiğine dair derin bir mesaj sunmaktadır. Atatürk, gençliği Cumhuriyetin bekçileri olarak görmekte ve onlara bu büyük sorumluluğu yüklemektedir. Gençlerin Cumhuriyetin korunmasındaki rolünü vurgularken, bu görevin bir milletin özgürlüğünün ve bağımsızlığının korunmasındaki kritik önemi de ifade edilmektedir.

Gençliğe Hitabenin İçeriği ve Anlamı

Atatürk’ün Gençliğe Hitabesi, 1927 yılında Cumhuriyet Halk Partisi’nin II. Büyük Kongresi’nde okunan, gençlere hitaben yazılmış bir metindir. Bu hitabe, gençlerin Cumhuriyet’in temel ilkelerini benimsemesi gerektiğini, aynı zamanda gelecekteki sorumluluklarını yerine getirebilmesi için gerekli olan bilinci kazanmalarını amaçlamaktadır. Hitabe, sadece bir sesleniş değil, aynı zamanda Atatürk’ün gençlere olan güveninin bir ifadesidir. Özellikle hitabenin son cümlesi, Türk milletinin bağımsızlık mücadelesinin bir simgesi olarak kabul edilen bu mesaj, Türk gençliğinin önünde duran yüce görevi ortaya koymaktadır.

Atatürk, Türk gençliğine bir nevi miras bırakmakta ve bu mirası koruma, yaşatma sorumluluğunu onlara vermektedir. Bu cümledeki "korumak" ve "savunmak" kelimeleri, yalnızca fiziksel bir savunmadan değil, aynı zamanda Cumhuriyetin temel değerlerinin savunulmasını da kapsamaktadır. Bu, demokrasiyi, hukukun üstünlüğünü, özgürlüğü ve eşitliği savunmak anlamına gelir.

Gençliğin Atatürk’ün Gözüyle Rolü

Atatürk, gençliği sadece Cumhuriyet’in temellerini atma noktasında değil, aynı zamanda bu temelleri yaşatma ve geliştirme noktasında da en önemli unsur olarak görmüştür. Gençlerin eğitimini, bilim ve kültürle donanmış bireyler olarak yetişmelerini sağlamanın, Cumhuriyet’in geleceği için hayati önemde olduğunu sıkça dile getirmiştir. Bu sebeple, gençliğe hitabe Atatürk’ün vizyonunun ve gençliğe olan inancının bir yansımasıdır.

Cumhuriyetin temel değerlerinin korunması ve savunulması görevini gençlere vermesi, Atatürk’ün ilerici düşünce yapısının bir göstergesidir. Çünkü Atatürk, gençlerin bu değerlere sahip çıkacak kapasiteye sahip olduğuna inanmış ve onlara güvenmiştir. Gençler, sadece mevcut kazanımları savunmakla kalmayacak, aynı zamanda bu kazanımları geleceğe taşıyacak, geliştirecek ve daha da ileriye götürecektir.

Türk Gençliğine Bırakılan Mirasın Önemi

Atatürk’ün gençliğe hitabesi, Türk milletinin bağımsızlık mücadelesinin bir simgesi olmanın ötesinde, aynı zamanda geleceğe yönelik bir sorumluluk duygusu yaratmayı hedefleyen bir mesajdır. Bu hitabe, gençliğe adeta bir yol haritası sunmakta ve Türk milletinin bağımsızlık mücadelesinin devamlılığını sağlamak için gençlerin üzerine düşen büyük sorumluluğu hatırlatmaktadır.

Atatürk, Cumhuriyet’i kurarak Türk milletine bağımsızlık, özgürlük ve demokrasi getirmiştir. Ancak, bu değerlerin korunması ve yaşatılması sadece bir neslin değil, her neslin sorumluluğudur. Atatürk’ün bu mesajı, geleceğe dönük bir bilinç oluşturmayı hedeflemektedir. Gençlerin sahip oldukları bu bilinç ve sorumluluk, Cumhuriyet’in temellerini sarsılmaz kılacak ve Türk milletinin bağımsızlığını sonsuza dek sürdürebilecektir.

Atatürk’ün Gençliğe Hitabesinin Diğer Mesajları

Atatürk, Gençliğe Hitabe’nin içinde, Türk milletinin bağımsızlık mücadelesinin temel ilkelerini de gençlere aktarmaktadır. Hitabe’nin devamında şu ifadeler yer alır:

“Varlığınız, Türk varlığının teminatıdır. Cumhuriyetin fedakâr evlatları, Cumhuriyetin daimi bekçileri sizlersiniz. Hepiniz, Cumhuriyetin teminatı olmalı ve Cumhuriyet’i daima yaşatmak için elinizden geleni yapmalısınız.”

Bu ifadeler, gençliği sadece bir nesil olarak değil, aynı zamanda Cumhuriyetin her zaman korunacak ve yaşatılacak bir miras olarak görmekte, onlara sadece korunması gereken bir mirası değil, aynı zamanda her zaman dinamik bir şekilde savunulması gereken bir değerler bütününü emanet etmektedir.

Sonuç: Gençliğin Gücü ve Sorumluluğu

Atatürk’ün Gençliğe Hitabesi, Türk gençliğine olan güvenin bir ifadesi ve Cumhuriyet’in teminatı olarak kabul edilebilir. Hitabenin son cümlesi, gençlerin sadece Cumhuriyetin kurucuları tarafından bırakılan mirası korumakla kalmayıp, aynı zamanda onu geliştirip, geleceğe taşımaları gerektiğini belirtmektedir. Atatürk, gençliği bu yüce görevi yerine getirebilecek kapasiteye sahip olarak görmekte ve onlara bu büyük sorumluluğu yüklemektedir. Türk gençliği, Atatürk’ün verdiği bu mesajla geleceğe umutla bakmakta ve Cumhuriyetin daimi bekçileri olarak kendi sorumluluklarını yerine getirme azmiyle hareket etmektedir.

Gençliğe Hitabe, sadece bir sesleniş değil, Türk milletinin tarihsel ve kültürel birikiminin, Cumhuriyet’in temel ilkelerinin ve özgürlük mücadelesinin bir hatırlatıcısıdır. Atatürk’ün bu hitabesi, Türk gençliğine bir görev değil, aynı zamanda bir onur yüklemiştir. Gençler, bu onuru taşıyarak Cumhuriyet’i yaşatmaya ve yükseltmeye devam etmektedirler.
 
Üst