- Katılım
- 25 Mar 2021
- Mesajlar
- 2,239
- Puanları
- 36
BURDUR (İHA) – – Alyazma kilimi her sırası farklı emekle dokunarak yaşatılıyor
BURDUR – Köy köy gezilerek dokuma özellikleri araştırılan ve asırlık geçmişe sahip yöreye has kilimler klasik tezgahlarda dokunuyor. Her sırası farklı emekle dokuyan bayanlar, hislerini kilim desenine yansıtıyor.
Burdur‘da Süleyman Demirel Üniversitesi Hoş Sanatlar Fakültesi Öğretim Üyesi Mustafa Genç, oluşturduğu proje ile Burdur’u köy köy gezerek kilimleri inceledi. sonrasındasında kurulan atölyede klâsik tezgahlarda Burdurlu bayanlar yörede asırlık geçmişe sahip kilimleri dokuyor. Bu kilimlerin en büyük özelliğinin bitkisel kök boyası kullanılması olduğunu belirten Genç, “Hem burada dokuyan insanların ömrüne bir katkı olması birebir vakitte klâsik bir üretimin sürmesi noktasında bu biçimde bir çalışma gerçekleştirdik. Dokunan kilimlerin en büyük özelliği kullanılan bütün boyalarını bitkisel kök boyalar olmasıdır. Bugün Anadolu coğrafyasının birfazlaca yerinde kilimle ilgili üretimler gerçekleştiriliyor. Kök boya denilse de bunların birçoğunun yaptığımız tahlillerde ve testlerde kök boya olmadığını şahsen gördük” dedi.
Her sırasında farklı emek var
Dokunulan kilimleri ise makine kilimlerinden ayıran en kıymetli özellik ise her bir sırasında farklı emek verilmesi. Sabah saatlerinde tezgahlarının başına geçen bayanlar, günlük hislerini her sıraya yansıtarak büyük bir sabırla kilimleri dokuyor. Makine ile insan dokuması içindeki farkları anlatan Genç, “Burada dokunan kilimlerin bir makine kiliminden ya da bir makine dokunmasından en büyük farkı her bir sırasında bir emeğin oluşudur. Buradaki dokuyan ablalarımız kendi içlerinden gelen hisler ile yapıyorlar. Bir desen tahminen veriyorsunuz, bu türlü dokunacak diyorsunuz lakin makine dokumasında bilgisayara kodladığımızda bütün üretimler birebir biçimde çıkar. El dokumalarında siz istediğiniz kadar desen verin, hatta birebir şahsa ikinci sefer birebir dokumayı yaptırın, ikisi de birbiriyle tıpkı özellikleri tutmaz. Ölçüsü farklı olur, kenarlarında çekme olur, motiflerin yerleşmesinde farklılıklar olur. Yani insanın kendi ruhu ile bütünleştiği vakit yaptığı üretimlerini farkı. Bu cins kilimlerde daha fazlaca gözlemleyebiliyoruz” tabirlerini kullandı.
İşini severek yaptığını belirten Naciye Gürer, “Burada kök boyasından yün kilimler dokumaya çalışıyoruz. Biz burada kursa başlamıştık. Öğrendik, artık üretime geçtik. Biz severek yapıyoruz. Sevdiğimiz için yapıyoruz. Her yapılan işin sıkıntı olduğu üzere bunda da var. Severek yaptığınız için sorun olmuyor. Ortalama bir kilim bir ay içerisinde bitiyor” biçiminde konuştu.
İhlas Haber Ajansı / Fadıl Kösedağ – Son Dakika Haberleri
BURDUR – Köy köy gezilerek dokuma özellikleri araştırılan ve asırlık geçmişe sahip yöreye has kilimler klasik tezgahlarda dokunuyor. Her sırası farklı emekle dokuyan bayanlar, hislerini kilim desenine yansıtıyor.
Burdur‘da Süleyman Demirel Üniversitesi Hoş Sanatlar Fakültesi Öğretim Üyesi Mustafa Genç, oluşturduğu proje ile Burdur’u köy köy gezerek kilimleri inceledi. sonrasındasında kurulan atölyede klâsik tezgahlarda Burdurlu bayanlar yörede asırlık geçmişe sahip kilimleri dokuyor. Bu kilimlerin en büyük özelliğinin bitkisel kök boyası kullanılması olduğunu belirten Genç, “Hem burada dokuyan insanların ömrüne bir katkı olması birebir vakitte klâsik bir üretimin sürmesi noktasında bu biçimde bir çalışma gerçekleştirdik. Dokunan kilimlerin en büyük özelliği kullanılan bütün boyalarını bitkisel kök boyalar olmasıdır. Bugün Anadolu coğrafyasının birfazlaca yerinde kilimle ilgili üretimler gerçekleştiriliyor. Kök boya denilse de bunların birçoğunun yaptığımız tahlillerde ve testlerde kök boya olmadığını şahsen gördük” dedi.
Her sırasında farklı emek var
Dokunulan kilimleri ise makine kilimlerinden ayıran en kıymetli özellik ise her bir sırasında farklı emek verilmesi. Sabah saatlerinde tezgahlarının başına geçen bayanlar, günlük hislerini her sıraya yansıtarak büyük bir sabırla kilimleri dokuyor. Makine ile insan dokuması içindeki farkları anlatan Genç, “Burada dokunan kilimlerin bir makine kiliminden ya da bir makine dokunmasından en büyük farkı her bir sırasında bir emeğin oluşudur. Buradaki dokuyan ablalarımız kendi içlerinden gelen hisler ile yapıyorlar. Bir desen tahminen veriyorsunuz, bu türlü dokunacak diyorsunuz lakin makine dokumasında bilgisayara kodladığımızda bütün üretimler birebir biçimde çıkar. El dokumalarında siz istediğiniz kadar desen verin, hatta birebir şahsa ikinci sefer birebir dokumayı yaptırın, ikisi de birbiriyle tıpkı özellikleri tutmaz. Ölçüsü farklı olur, kenarlarında çekme olur, motiflerin yerleşmesinde farklılıklar olur. Yani insanın kendi ruhu ile bütünleştiği vakit yaptığı üretimlerini farkı. Bu cins kilimlerde daha fazlaca gözlemleyebiliyoruz” tabirlerini kullandı.
İşini severek yaptığını belirten Naciye Gürer, “Burada kök boyasından yün kilimler dokumaya çalışıyoruz. Biz burada kursa başlamıştık. Öğrendik, artık üretime geçtik. Biz severek yapıyoruz. Sevdiğimiz için yapıyoruz. Her yapılan işin sıkıntı olduğu üzere bunda da var. Severek yaptığınız için sorun olmuyor. Ortalama bir kilim bir ay içerisinde bitiyor” biçiminde konuştu.
İhlas Haber Ajansı / Fadıl Kösedağ – Son Dakika Haberleri